Ufuk Üniversitesi Dr. Rıdvan Ege Hastanesi Klinik Nütrisyon ve Poliklinik Diyetisyeni Dr. Dyt. Dilan Barlin Ünaldı, uzun ve sağlıklı bir yaşam için benimsenmesi gereken beslenme ve yaşam tarzına dair önemli bilgiler paylaştı.
Longevity Beslenme Modeli Nedir?
Dr. Dyt. Ünaldı, sağlıklı yaşlanmanın sadece genetikle sınırlı olmadığını belirterek, “Longevity (uzun yaşam) beslenme modeli, bireylerin kronik hastalıklardan korunmasını sağlayarak yaşam süresini uzatmayı hedefliyor” dedi. Bu modelin temelinde bitkisel bazlı beslenme, işlenmemiş doğal gıdalar, sağlıklı yağ tüketimi ve yeterli su alımı yer alıyor.
Sebzeler, Baklagiller ve Doğal Gıdalar Ön Planda
Uzun ömürle doğrudan bağlantılı olan bu beslenme modelinde, sebze, meyve, baklagiller, tam tahıllar ve kuruyemişler öncelikli olarak tüketilmeli. Hayvansal protein tüketimi ise sınırlı olmalı; kırmızı et yerine balık ve fermente süt ürünleri tercih edilmeli. Dr. Ünaldı, “Rafine şeker, beyaz un ve işlenmiş gıdalardan uzak durulmalı. Taze ve doğal besinlerle beslenen bir vücut, yaşlanma sürecini daha yavaş geçirir” ifadelerini kullandı.
Aralıklı Oruç ve Kalori Kısıtlaması Yaşlanmayı Yavaşlatabilir
Son yıllarda yapılan araştırmalar, aralıklı oruç ve kalori kısıtlamasının hücresel düzeyde yaşlanmayı geciktirebileceğini ortaya koyuyor. Dr. Dyt. Ünaldı, “Akşam yemeğini erken saatte yemek ve gece açlık süresini uzatmak, vücudun onarım mekanizmalarını destekleyebilir. Ancak bu yöntemler herkes için uygun değildir, kişisel sağlık durumu mutlaka göz önünde bulundurulmalı” uyarısında bulundu.
Kişiye Özel Beslenme Programı Şart
Longevity yaklaşımında her bireyin ihtiyacının farklı olduğuna dikkat çeken Dr. Ünaldı, “Genetik özellikler, mevcut sağlık durumu ve yaşam tarzı göz önüne alınarak kişiye özel bir program oluşturulması gerekiyor” dedi. Ayrıca, yalnızca beslenmenin yeterli olmadığını vurgulayarak düzenli egzersiz, stres yönetimi ve sosyal etkileşimin de sağlıklı yaşlanmada önemli rol oynadığını belirtti.
Sağlıklı Yaşam Alışkanlıkları Ömrü Uzatıyor
Uzun yaşam üzerine yapılan çalışmalar, sağlıklı yaşam alışkanlıklarının genetik faktörlerden daha belirleyici olabileceğini gösteriyor. Dr. Ünaldı, “2030 yılına kadar 100 yaşını aşan bireylerin sayısı 1 milyonu geçecek. Ancak bu rakama ulaşmak isteyenler için bilinçli ve dengeli bir yaşam tarzı şart” değerlendirmesinde bulundu.