Eskişehir Valiliği’nin Kadın Sağlığı Eğitimi Projesi’nde aldıkları eğitim sonrası bilinçlenen, akabinde ise meme kanseri olduklarını öğrenen 28 yıllık ebe 46 yaşındaki Zeynep Avsan ve 66 yaşındaki annesi Emetullah Avsan erken teşhis sayesinde kanseri yendi.

Hitit Üniversitesi’nde Sağlık Hizmetleri ve Teknoloji sempozyumu Hitit Üniversitesi’nde Sağlık Hizmetleri ve Teknoloji sempozyumu

Eskişehir Valiliği himayesinde, Vali Hüseyin Aksoy’un eşi Hülya Aksoy’un koordinatörlüğünde geçen yıl yürütülmeye başlanan Kadın Sağlığı Eğitimi Projesi ile 342 bin 716 kadından 256 bin 711’ine ulaşıldığı aktarılmıştı. Proje ile özellikle meme kanseri gibi erken teşhisi önem arz eden hastalıkların tespiti ve tedavisi amaçlanıyor.

28 yıllık ebe ve annesi proje sayesinde kanseri fark etti

Vali Hüseyin Aksoy’un eşi Hülya Aksoy’un koordinatörlüğündeki Kadın Sağlığı Eğitimi Projesi’nde Tepebaşı İlçe Sağlık Müdürlüğü’ne bağlı Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM) Hemşiresi ve 28 yıllık ebe 46 yaşındaki Zeynep Avsan, kız kardeşi ve 66 yaşındaki Emetullah Avsan ile birlikte eğitim aldı. Yaklaşık 9 ay önce eğitimler akabinde anne Emetullah Avsan koltukaltında bir sertlik tespit etti. Mamografisini çekilen kadına meme kanseri teşhisi konuldu. Erken teşhis sonrası tedavilerine başlanan 66 yaşındaki Avsan, kanseri yendi. Daha sonra gerekli tetkikleri kendine de yapan Zeynep Avsan, meme kanseri olduğunu öğrendi. Annesinden 10 gün sonra ameliyat olan Zeynep Avsan, sağlığına kavuştu. Kanserde erken teşhisin önemini yaşadıkları kanser ile anlayan anne ve kızı diğer kadınlara da “kontrol” uyarısı yaptı.

“10 gün arayla meme kanserinden ameliyat olduk”

Tepebaşı İlçe Sağlık Müdürlüğü’ne bağlı KETEM Hemşiresi ve 28 yıllık ebe Zeynep Avsan yaşadığı süreçle ilgili, “Sayın Valimizin eşi hanımefendi Hülya Aksoy tarafından kadın sağlığı projeleri düzenledi. Annem ve kız kardeşlerimle beraber biz de bu eğitimlere katıldık. Biz zaten sağlıkçı olduğumuz için bu camianın içindeyiz. Annem de en azından böyle bir ortamda neler yapması gerektiğini kendince öğrensin dedik. Hep birlikte bu eğitimlere katılım sağladık. Tabii ki tüm kadınlar gibi annem de pek çok şey öğrendi. Daha öncesinde köyde kalıyorlardı. Kendi kendine meme muayenesi yapmayı öğrendiği için koltuk altında şişlik olduğunu fark etti. Akabinde bizi aradı. Ben de KETEM’de çalıştığım için direkt, ’Anne, yanıma gel’ dedim. Burada mamografisini çektirdik. Daha sonrasında mamografisi bozuk çıktı. Annemi hastaneye götürdük, orada tahlil ve tetkikleri yapıldı. Maalesef anneme meme kanseri teşhisi konuldu. Kanserde bir gün dahi hayatınızda çok şey değiştiriyor, erken teşhis her zaman hayat kurtarıyor. Annemin bu tedavileri sırasında ben de akabinde dedim ki, ’Annem böyle bir süreç yaşıyor, kontrol amaçlı kendi mamografimi çektireyim.’ Maalesef ki benim mamografim de bozuk çıktı ve biz annemle 10 gün arayla meme kanserinden ameliyat olduk. Böyle bir projenin varlığını bilmeseydik, eğitimlerini almasaydık ne annem bu koltuk altındaki şişliği fark edip kanser olduğunu öğrenecekti ne de annem kanser olmasaydı ben böyle bir tarama ihtiyacı duymayacaktım. O yüzden kadınlara söylüyorum; lütfen farkında olun, kendinizi her daim kontrol ettirin. Emin olun, günde 1 saat gelip şu kurumda aldığımız hizmet hayatınızda çok şey değiştirecek” dedi.

“Her zaman iyi olduğumu söyledim”

66 yaşındaki anne Emetullah Avsan ise aldıkları eğitimin ve erken teşhisin önemi hakkında şöyle konuştu:

“Sağlıkçı oldukları için kızlarıma söyledim, ’Benim koltuk altımda şişlik var, ne yapayım?’ dedim. Kızlarım da yardımcı oldular. Buraya KETEM’e geldik, mamografi çektirdik. Sonra hastaneye gittik, orada bütün tetkiklerim oldu. Doktor benim yüzüme söyledi zaten, ’Teyze kanser’ dedi. Ancak ben kendimi hiç bozmadım, ’Olsun. Ben bunları aşacağım, iyi olacağım’ dedi. Sonradan kemoterapi aldım; saçlarım döküldü, günlerce yemediğim oldu ama kızlarıma yine de moral verdim. Benim kızlarım hep moralliydi. Her zaman iyi olduğumu söyledim. Kızlarımın geleceği saatte onlara moral vermek için ayağa kalkıyordum. Sonradan kemoterapim bitti, ameliyat oldum. Ameliyat çok iyi geçti. Sonra şükürler olsun geçti. Kalktım, ’Ben kızıma bakacağım, iyi olmam lazım’ dedim. Hastanede yattığımla kaldım. Tekrar 10 gün sonra kızım gitti, ameliyat oldu. Ameliyat sonrası kızıma baktım, yemeklerini hazırladım ve gerektiğinde yemeğini verdim. Babası marketlerden alışveriş yaptı. Ben de gücümün yettiği kadar kızlara bakmaya uğraştım. Hem kendime hem kızıma baktım ama yine de kendimi bozmadım, ’İyi olacağım’ dedim. Onun için bugünüme çok şükür. Tüm kadınların da kontrol yaptırmalarını tavsiye ederim.”

Kaynak: iha