Lek açıklamasında, CHP Örgütü Çorum Vekili Sayın Tahtasız''ın "...İskilipli Atıf Kim!..." başlıklı paylaşımı ile acziyetlerine bir kez daha şahit olduk. Sayın Tahtasız 2014 yılından bu yana Hitit Üniversitesi, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi, Ankara Hacı Bayram-ı Velî Üniversitesi alanında uzman öğretim görevlileri ve programlarımıza bireysel katılan mümtaz araştırmacılar ile icra edilen ve her sene mütemadiyen yaptığımız panel ve konferanslara temiz bir vicdan, duru bir akıl ile katılsa idi şayet, bu gün yaptığı paylaşımın tarihi gerçekler ile uyuşmadığını, resmi ideolojinin iftira ve baskılarından ibaret olduğunu apaçık bir şekilde idrak edebilirdi” dedi.
Mustafa Lek, İngiliz entelijansı baskısı ile ittihatçılar ve dönemin işbirlikçileri tarafından yazılan metne İskilipli Atıf Hoca ve arkadaşlarının şiddetle karşı çıktığını ve reddettiğini, buna rağmen Cemiyet adına düzenlenen sahte belgeyi de dönemin en trajlı Vakit Mecmuasında anında tekzip ettiğini belgeleri ile görebilecekti. Yine Teali İslam Cemiyeti adına İskilipli Atıf Hoca'nın İzmir ve İstanbul işgallerine karşı protesto eylemleri yaptığını ve bu eylemlerde "... Anadolu’da başlatılan hareket fisebilillah cihaddır. Bu harekete ümmetin tüm gücü destek vermesi farzdır..." açıklamalarını da görebilirdi. Şayet, gerçeklere duyarlı ise ve de araştırma kabiliyeti var ise tüm bunları ve daha fazla bilgiye gene ulaşabilir. Gene övünerek anlattıkları vatanperver Uğur Mumcu'yu az buçuk anlayabilseler idi onun tabiri ile İstiklal Mahkemelerinin mahkeme değil, karşı devrimcilerin yargılandığı antidemokratik infaz kurumları olduğunu da idrak edebilirlerdi!!! Uğur Mumcu'yu katleden, akabinde Adnan Kahveci ve Eşref Bitlis Paşa'yı suikastle öldüren, Turgut Özal'ı zehirleyen kişi ve zihniyet ile mücadelede hamasetten başka ne yaptınız onları da açıklamanızı bekleriz! Ama siz söylemeden ben söyleyeyim: tek çıkar yolunuz olan, tek kurtarıcınız olan o sloganik söz" Türkiye Laiktir, laik kalacak " edebiyatından başka hiç bir şey yapmadınız!” açıklamalarında bulundu.
“İŞTE TAM DA BU ANLAYIŞA " KÖRÜ KÖRÜNE EFENDİLERİNİ SAVUNANLAR" ANLAYIŞI DENİR!”
Atıf-Der Başkanı Mustafa Lek, “Bu kör ve cahil zihniyet çatlak anlayış ve sesleri ile iftiralarına devam etseler de aziz milletimiz ferasetli ve arifane duruş ve anlayışı ile Yüce dinimiz İslâm'ı yaşayan ve kullananları ince bir şekilde ayırt etmektedir. Bundan dolayıdır ki sizin zihniyetiniz 80 yıldır iktidar yüzü göremiyor. Seçim zamanları camilerde Kur 'an okusanız da, oruç tutmadan iftar sofralarına oturup ezandan 5 dakika önce oruç açsanız da, günde 40 rekat teravih kılsanız da nafile! Bu arif, aziz millet sizin genlerinizi biliyor!Az buçuk tarih bilseniz Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının padişaha baş kaldırmadığını, bizzat padişah emri ve görev tebliği ile aylık maaş bağlanarak, Devlet-i Alî Osmaniye imkanları ile Samsun'a gittiğini ve Milli mücadeleyi başlattığını da görürdünüz” dedi.
“KAMU VE DİĞER ALANLARDA ŞAPKALARINIZLA GEZİN DE GÖRELİM SAMİMİYETİNİZİ VE ATATÜRKÇÜLÜĞÜNÜZÜ!”
Lek açıklamasında, “Mustafa Kemal ve arkadaşları tarafından yapılan devletimizin ilk ve tek sivil anayasasını incelese idiniz çok şey öğrenebilirdiniz! Hatta size bir teklifim var! Bu teklifime evet deyin ve mücadele edin ben de sizin gerçekten Atatürkçü, Cumhuriyetçi olduğunuza şahitlik edeyim. Yeni Anayasa görüşmelerinin dillendirildiği şu ortamda partiniz adına bir önerge verin ve deyin ki, biz aynısı ile, tek bir maddesine dokunulmadan Kurucu Meclis'in yaptığı1921 Anayasası yeter deyin ve verin teklifinizi. Sizi şahsen desteklemezsem namerdim! Bu ülkenin münevver insanlarından sizle aynı düşünmeyip, foyanızı belgeleri ile ortaya çıkaranlara düşmanlık etme, iftira atma ve hain ilan etme huyunuzdan da bi vazgeçemediniz! Sizlerin oyununu bozan gerçekleri belgeleri ile ortaya koyanlara karşı ilk yaptığınız iş o kişiyi Cumhuriyet ve Atatürk düşmanı ilan etmek! Bu anlayışınızdan vaz geçin ve gerçekleri hazmedin artık.! Madem mesele şapka değil! Madem ilke ve inkılaplara bu kadar bağlısınız! O halde sizden beklentimiz yürürlükte olan şapka kanununa uygun hareket edin! Giyin efendilerinizin fraklarını! TBMM de şapkasız hiçbir oturuma katılmayın! Kamu ve diğer alanlarda şapkalarınızla gezin de görelim samimiyetinizi ve Atatürkçülüğünüzü!” dedi.
Atıf-Der Başkanı Mustafa Lek, açıklamasına şu şekilde devam etti;
Ülkemizin birçok illerinde, ilçelerinde cadde ve sokaklara ve dahi parklara İskilipli Atıf Hocamızın adı resmî kurumlarca verilmiştir. Bayat'ta Kur 'an Kursuna, İskilip'te devlet hastanesine, camilere ve Kur 'an Kurslarına, Çorum'da KYK yurtlarına, adalet sarayı yanındaki parka ve dahi birçok yere resmi kurumlarca Atıf Hoca'nın adı verilmiştir. Ve en önemlisi Atıf Hocamızın kaybedilen naaşı bulunarak memleketi İskilip'e defnedilmiş ve adına ve külliye Devletimizin kurumlarınca inşaa edilmiştir.
Millet nezdinde itibarından hiç bir şey kaybetmemiş olan Atıf Hocamız'a Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve dava arkadaşlarınca da verilmesi gereken değer verilmiş verilmeye de devam edecektir.
CUMHURİYET DÜŞMANI MI YOKSA ATATÜRK DÜŞMANI MI ? YA DA İNKİLAP MUHALİFİ Mİ?
CHP döneminde zulüm ve sürgün yaşayan Nazım Hikmet'e de iade-i itibarını AK Parti vermiştir, hatırlamanızı bekleriz! Ve inşallah Şeyh Said, Said-i Nursi ve diğer mazlumlarda mezarları bir bir bulunacak ve kitabeler ile onlara yapılan zulümler de bir bir nesillerimize anlatılacaktır.
Evet, İskilipli İsmail Hakkı Efendi' de bu aziz milletin bir değeridir. 1920'de vefat etmese idi Milli Şairimiz Mehmet Akif, Elmalı Hamdi Yazır, Süleyman Hilmi Tunahan, Said-i Nursi ve diğer alimlerin yaşadığı zulümleri yaşama ihtimali de pek fazla idi! Bu nedenle bu milletin değeri olan İskilipli İsmail Hakkı Efendi'yi sizin zihniyetinize malzeme yaptırmayacağımızı da bilmenizi isteriz. Ha bir de Trabzon Mebusu Ali Şükrü Bey cinayetini de titizlikle araştırmanızı ayriyeten bekliyoruz. Ona ne diyeceksiniz! Cumhuriyet düşmanı mı yoksa Atatürk düşmanı mı? Ya da inkılap muhalifi mi?
ÖZGÜR ÖZEL BEYANATLARINI OKUYUNCA SİZLERİN YOLUNU ÇOK İYİ GÖREBİLİYORUZ
Biz, CHP örgütünün iş ve işlemlerine bakınca, örgütünüz genel başkanı Özgür Özel beyanatlarını okuyunca sizlerin yolunu çok iyi görebiliyoruz. Sizin yolunuzun neresi olduğu çok bellidir! Biz sizlerin yolunu BBC'ye verilen demeçlerde gördük! Biz sizlerin yolunu sahip çıktığınız hukuksuzluk başkaldırısında gördük! Biz sizin yolunuzu meydanlarda sarf ettiğiniz tehdit, çukur siyasetinde gördük! Biz sizin yolunuzu iş birliğini yaptığınız emperyalist siyonist efendileriniz uğruna gençlerimize kıymaya çalışırken gördük! Biz sizin yolunuzu 15 Temmuz’da, gezide, 6-7 Ekim olaylarında, mit tırlarında, 27 Nisan E Muhtırasında, 28 Şubat’ta, Başörtüsü zulmünde, 60 darbesinde ve daha birçok yerde gördük! Kaos, kargaşa, kin ve nefret yolunda yürümeyi bırakın artık da gelin el ele Türkiye Yüzyılı yolunda yürüyelim.
O yollar bize de bu millete de çok uzak yollardır. Bunu da bilmenizi isteriz. Sizin fitnelerinizin Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a olan muhabbetimizi azaltmayacağını aksine muhabbeti daha da arttıracağını da beyan etmek isterim.”