Türk Milletinin, devletine ve Cumhuriyetine başka milletler gibi büyük devletlerin bahşetmesiyle sahip olmadığının altını çizen Çakır, “Büyük bir mücadele sonucunda istiklalini ve istikbalini kendisi elde etti. Osmanlı-Türk İmparatorluğu'nun yenik düştüğü I. Cihan Harbi neticesinde yurdumuzun işgaline karşı Türk Milleti çoban ateşleri gibi bölge bölge direnişe geçmişti” dedi.
Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşlarının Samsun'a çıkışı ile Türk Milleti'nin direnişi komuta kademesine kavuştuğunu, Türk Milliyetçisinin bir avuç kumandan ve aydının teşkilatlandırmasıyla İstiklal Harbi başlattığını dile getiren Bayram Çakır, açıklamasına şöyle devam etti:
“Mustafa Kemal Paşa'nın liderliğinde başlayan Türk Milli Hareketinin; doğuda Ermeni ve Gürcüleri, güneyde İngiliz, Fransız ve İtalyanları yurdumuzdan çıkartması ve nihayet 9 Eylül 1922 günü Rumları İzmir'den denize dökmesiyle mütareke dönemine girilmiş, Türk Ordusunun kesin zaferi Lozan Anlaşması ile taçlandırılarak ülkemiz siyasi ve iktisadi olarak bağımsızlığını tescillemişti. Amasya Genelgesinin "Milletin istikbalini, yine milletin azim kararı kurtaracaktır." deklaresi gerçekleşmiş, Türk Milleti kendi istikbalini kendisi kurtarmıştı. İstikbalini kendisi kurtaran Türk Milleti'nin idaresini bir zümreye vermesi düşünülemezdi.
Milli Mücadelemizin önderi Gazi Mustafa Kemal Paşa kendisi yeni bir saltanat oluşturmamış, “Türk milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.” diyerek Cumhuriyeti ilan etmiştir. Kısacası Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran lider Gazi Mustafa Kemal Atatürk Türk milliyetçisidir. Kurucu irade ve fikir, Türk Milleti'ne derin sevgi ve bağlılığın ifadesi olan Türk milliyetçiliği fikridir.
Bugün Cumhuriyetimizin 100. yılına erişmenin mutluluğunu yaşadığımız gibi, kahraman ecdadımızın bizlere miras bıraktığı bu cennet vatanın ebediyen Türk vatanı kalması için canla başla çalışma azmindeyiz.
Aziz Atatürk Cumhuriyeti gençlere emanet etmişti. Biz de Ülkü Ocaklı Türk gençliği olarak yüce Türk milletinin milli ve manevi değerlerine sahip çıkmakta; devletimize ve milletimize yararlı, çağın gereklerine uygun şekilde eğitimli ve donanımlı bir gençlik yetişmesi için çalışmaktayız. Ulu Önder Atatürk'ün: "Biz doğrudan doğruya milletseveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı Türk topluluğudur." vecizesini rehber bilerek Türk milliyetçiliği fikrini Türk gençliğine anlatıyor, milliyetçi bir neslin yetişmesi için çalışıyoruz. Cumhuriyetimizin II. yüzyılında Türkiye'mizin bilimde, sanatta, ekonomi ve siyasette dünyanın lider ülkesi olacağına inanıyor; geçmişi unutmadan geleceğe emin adımlarla ilerliyoruz. Yüce Türk Milleti'nin gayreti, Cenâb-ı Allah'ın yardımıyla Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli Beyefendi'nin ifade ettiği gibi 21. yüzyıl Türk asrı olacaktır.
Bu duygularla başta Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Milli Mücadele önderlerimizi, şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi rahmetle, saygıyla anıyoruz.
Cumhuriyetimizin 100. yılı kutlu olsun!
Ne Mutlu Türk'üm Diyene!