Yetmiş yedi yaşıma geldim. Ülke olarak hiçbir zaman normal bir hayatımız olmadı.
Hep uçlarda, hep anarşi ve kargaşayla yaşadık. Okuma yazma özürlü, tembel bir toplum olduğumuz için mayamız cehaletten kaynaklanan kargaşayla yoğrulmuş.
Bu yüzden bir türlü huzura eremiyor, çağdaş uygarlığı yakalayamıyoruz.
Sözleri ve bestesi Kadri Şençalar’a ait şu Hicaz şarkı hislerimize tercüman oluyor.
Görmedim ömrümün âsude geçen bir demini, (Âsude= Sakin, huzurlu)
Çekerim hep o siyah gözlerinin matemini,
Hasretiyle inlediğim çekti benden elini,
Çekerim hep o siyah gözlerinin matemini…
Bu güzel şarkıyı 1966 yılı Eylül ayında Ağızsuyu köyü ilkokul lojmanında rahmetli öğretmen arkadaşım Merdol Çevik ve Bahri Kartal’la beraber Gramofonda Sevim Tanürek’den defalarca dinleyerek demlenmiştik.
UŞŞAK MAKAMI
Uşşak, âşıklar demektir. 17. yüzyılda ortaya çıkan Uşşak makamı çok sevilmiş ve
bu makâmdan çok güzel, sanatlı ve klasik eserler bestelenmiştir.
Klasik Türk müziğinde Saba makamından sonra en çok sevdiğim makam Uşşak ve Hüseyni makamıdır. Genç yaşında ölen Şevki Bey (1860-1891) en çok Uşşak makamında şarkılar bestelemiştir. Şimdi sözün bittiği yere geldik.
TRT nağmede, sazlar Tatyos Efendi’nin Uşşak peşrevini çalıyor. Sözleri Kâzım Ömer beye, bestesi Lem’i Atlı’ya ait Uşşak şarkıyla Uşşak faslımız başlıyor.
Günler geçiyor gönlümün ezvâkı tükendi, (Ezvak=Zevkler)
Sustum da hazin ruhumun feryadı tükendi.
Bilmem ki gönül, sen ne idin, sende ne vardı?
Ömrüm bitiyor aşkımın ilhamı tükendi..
Sözleri H. Yurdabak, bestesi Semahat Özdenses’e ait şu Uşşak şarkıyı da çok severim;
Her mevsim içimden gelir geçersin, / Sen vefasız yolcu kalbim viran edersin..
Merhaba demeden elveda dersin, / Sen vefasız yolcu kalbim viran edersin..
Sözleri Ahmet Cengizoğlu’na bestesi Semahat Özdenses’e ait Uşşak şarkı da güzeldir.
Akşam oldu hüzünlendim ben yine / Hasret kaldım gözlerinin rengine,
Gel mehtabım, gel sevgilim gel yine / Hasret kaldım gözlerinin rengine…
Yıllar önce Uşşak makamının şaheseri olan bu iki güzel şarkının bestekârı rahmetli Semahat Özdenses’i Kadıköy Evlendirme Dairesinde verdiğimiz bir konserde sahneye alarak bu şarkıları koroyla beraber söylemiştik.
Sözleri Ahmet Kaçar’a, bestesi Şükrü Tunar’a ait çok sevdiğim şu güzel Uşşak şarkıyı
bir konserde solo yapmıştım.
Anar ömrünce gönül giden sevgilileri,
Bilmez biçare kalpler giden dönmez ki geri,
Gözüm yollarda kaldı bunca yıllardan beri,
Bilmez biçare kalpler giden dönmez ki geri…
Hacı Karabet Efendinin nefis bir Uşşak şarkısıyla uşşak faslımız ona eriyor.
Kaldı ateşler içinde yine sevdalı serim, (Ser =Baş)
Nereden gördü seni kahrolası didelerim? (Dide=Göz)
Görsem azar-ü sitem, görmesem artar kederim,
Nereden gördü seni kahrolası didelerim?
ŞİMDİ SÖZ BİLGE BAADDİN’DE…
1—Modern meddah Ferhan Şensoy üstadı kaybettik. Başımız sağ olsun. Ferhan Şensoy, ”Uyumak güzel de, kitle halinde uyuyunca sıkıntı büyük oluyor.” diyordu.
3—Aşiyan musiki Cemiyetinde yıllarca beraber meşk ettiğimiz çok sevdiğim hocam İnci Çayırlı’yı da kaybettik. Musiki camiasının başı sağ olsun.
4—Allah kimseye eksik karakterini malıyla, mülküyle kapatmaya çalışma ezikliği vermesin.
5--Karikatürde, Azrail elinde kadim tırpanı ve meşum kara cübbesiyle, bavulları dolarlarla dolu gelen yolcuya, “Bu yolculukta bagaj almıyoruz. Gittiğiniz yerde paraya ihtiyacınız olmayacak. Keşke bu kadar çalmasaydınız! “diyor.
3 Eylül 2021 / Mehmet Özata