Çorum olaylarının 43. Yıldönümü nedeniyle Kadeş Barış Meydanında düzenlenen kitlesel basın açıklamasında bir konuşma yapan Dede Nurettin Aksoy, yaşanan acıların unutulmaması ve tekrar yaşanmaması için “barış anıtı” yapılmasını talep etti.
Aksoy, “Bu talepler, topraklarımız üzerinde yaşayan ve yaşayacak, farklı yolları yürüyen bütün canların birliği ve dirliği içindir. Bu gerçeklerin ve taleplerin gereği, sorumluluğu da idari ve adli makamlar başta olmak üzere bütün insanlığa aittir” dedi.
“İNSANLIĞA KARŞI SUÇ İŞLENDİ”
Aksoy, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Ülkemizin farklı illerinden ve yurtdışından buraya gelerek, 1980 yılında katledilen; Veli Solmaz, Süleyman Atlas, Gökşen Kartal, Raif Erdem, Ahmet Doğan ve diğer canları unutmamak, katliamı bir daha bu ülkeye ve dünyaya duyurmak için gelen milletvekilleri, Alevi kurumları temsilcileri, hoş geldiniz.
Siyasal iktidar ve devlet organları tarafından organize edilen ve 24 Ocak 1980 tarihinde alınan ekonomik, sosyal kararları uygulamaya sokmak ve ülkemizi dünya kapitalizmiyle birleştirmek için planlanan Çorum katliamı, önce sağ-sol çatışması, sonra da Alevi-Sünni çatışmasına dönüştürülen eylemler, onlarca canımızın ölümüne, onlarcasının da yaralanmasına, sakat kalmasına, binlerce insanın evini, toprağını terk etmesine neden olmuştur.
12 Eylül 1980 askeri darbesinin nedenleri arasında gösterilen Çorum katliamı, dönemin askeri, siyasi güçleri ile sivil faşizan örgütlerin işbirliği halinde gerçekleşmiştir.
Tüm bu olay ve olgular, mahkeme tutanakları, devletin iddianameleri, gazete haberleri ve tanıklar ile ispat edilmiştir.
Tüm bu deliller, Çorum’da yaşanan katliamın sağ-sol çatışması ya da Alevi-Sünni çatışması değil, devlet organlarının organizasyonu ile bir siyasal düşünce ve mezhebe ait insanların sistemli olarak katledildiğini, yani insanlığa karşı suç işlendiğini göstermektedir.
“KATLİAM DOSYALARI YENİDEN AÇILSIN, GERÇEK SUÇLULAR TESPİT EDİLSİN”
Yargılamalar, basit olaylar olarak gösterilip, sistemli bir araştırma ve soruşturma yapılmamış, gerçek ortaya çıkmamıştır.
Yaşanan gerçekler, adalet makamları tarafından, devlet tarafından tespit edilmediği için katliam anmalarında iki temel talebi yıllardır dillendiriyoruz:
Taleplerimizden birisi; Çorum katliamı dosyalarının bir bütün halinde yeniden açılması, gerçek sorumluların yargı önüne çıkarılması ya da tespit edilmesidir.
Bu nedenle tekrar söylüyoruz: Çorum katliamı davaları yeniden açılsın, sorumlular yeniden yargılansın, suçlular tespit edilsin.
“BARIŞ ANITI İSTİYORUZ”
Çorum katliamında işkence ile öldürülen kadınlar, yakılan insanlar, kesilip tarlalara atılan gençlerimizi unutmadık, unutmak istemiyoruz. Çekilen acıları unutmadık ve unutturmak da istemiyoruz.
Yaşanan acı olayların yeniden yaşanmaması, toplumsal ve mezhepsel farklılıkların yeni çatışmalarda kullanılmaması için 1980 Çorum katliamını unutmamamız gerekir.
İkinci talebimiz bir barış anıtının Kadeş Meydanına dikilmesidir. Bu anıt, geçmişte yaşananları unutturmayacağı gibi, gelecekte de bu acıların tekrarını engelleyecektir.
Bu topraklar kadim kültürlere ev sahipliği yapmıştır.
Bu topraklar, tarihin en eski imparatorluklarından Hititlerden Cumhuriyetimize kadar onlarca kadim kültüre, halka ve inanca yurt olmuştur.
Bu topraklar, tüm canları eşit ve kardeş gören, farklılıklara saygı duyan Hacı Bektaş-i Veli’ye, erenlere ve bütün canlara da çekilen acılara rağmen kucak açmıştır.
Bu talepler, topraklarımız üzerinde yaşayan ve yaşayacak, farklı yolları yürüyen bütün canların birliği ve dirliği içindir.
Bu gerçeklerin ve taleplerin gereği, sorumluluğu da idari ve adli makamlar başta olmak üzere bütün insanlığa aittir. Bizler her sene anmamızı gerçekleştirip yolumuzu yürümeye devam ederek sorumluluğumuzu yerine getiriyoruz.”
“Katliamlarla yüzleşilmeli, sorumlular tekrar yargılanmalı”
“BU ACILAR BİR DAHA YAŞANMASIN”
Türk tarihinin en acı olaylarından, 57 kişinin katledilerek öldürüldüğü Çorum Olayları, 43. yıldönümünde anıldı.
1980 yılında meydana gelen Çorum olaylarının 43. yıldönümü nedeniyle Kadeş Barış Meydanı’nda kitlesel basın açıklaması yapıldı.
Program, katliamda ölenlerin anısına yapılan saygı yürüyüşü ile başladı. Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı bahçesinden başlayan yürüyüş, Bahabey Caddesi üzerinde devam edip, Kadeş Barış Meydanı’nda tamamlandı.
Adalet, barış, özgürlük, hak, hukuk, demokrasi taleplerini içeren pankart ve dövizlerin taşındığı yürüyüşün ardından basın açıklamaları yapıldı.
Çorum Emek ve Demokrasi Platformu ile Alevi-Bektaşi kuruluşları tarafından düzenlenen anma etkinliği sırasında Emniyet Müdürlüğü görevlileri geniş çaplı güvenlik önlemi aldı.
Katliamlarda hayatını kaybeden canların anısına yapılan saygı duruşunun ardından Dede Şahin Polat ile Çorum olaylarında hayatını kaybeden Veli Solmaz’ın kızı Naime Solmaz tarafından “çerağ uyarma” programı gerçekleştirildi. Zakir İsmail Güçlü’nün deyişleri ile anlam kazanan etkinliğin sunumunu ile Uğur Çınar yaptı.
Anma programında ayrıca Hacı Bektaş Vakfı Semah Ekibi de semah döndü.
Çorum Emek ve Demokrasi Platformu ile Alevi-Bektaşi kuruluşları adına basın açıklaması yapan Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Başkanı Nurettin Aksoy ise “Her acı bizim için Kerbala’dır. Bizim amacımız yaşanan acıları unutturmamak ve unutmamaktır” dedi.
Programa; CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, CHP İl Başkanı Ümit Er, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu Eş Başkanları Hüseyin Mat, Nevin Kamilağaoğlu, Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Mustafa Aslan, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe, CHP Merkez İlçe Başkanı Ulaş Tokgöz, Alevi Kültür Dernekleri Genel Sekreteri Seher Şengünlü Yılmaz, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK) Onursal Başkanı Turgut Öker, Danimarka Alevi Birlikleri Federasyonu Genel Sekreteri Aslan Erkan, Danimarka Alevi Birlikleri Federasyonu Onursal Başkanı Turan Meriç, bazı siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, platform bileşenleri ile vatandaşlar katıldı.