EFENDİ:
Çünkü onu kuran, Dünya ülkeleri arasında ki güçlü yerini belirleyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşlarının temel felsefesi hep “Yurtta barış Dünyada barış” olmuştur. Yani, Cumhuriyet Arap düşmanlığı üretmiş sözünüz doğru değil:
Eğer, Türk Milleti’nin, Arapları sevmediği konusunu anlatmak istiyorsanız, evet sevmediği doğrudur. Cumhuriyet öncesi yüzlerce yıl evvelinden beri Türkler “Ne Halep’in şekeri, Ne Arap’ın yüzü” diye Arapların tatlı hediyeleri yani hurmalarını ve yüzlerini dahi görmek istemediklerini deyimleştirerek günümüze kadar süre getirmişlerdir.
Türk Milleti tarihin hiçbir devrinde Arapları sevmemiştir.
Sevmemesinde ki nedenlere birkaç örnek vermek gerekirse; Arap kabilesi Fatimi/Karametlerin, Anadolu’nun fethinde Bizans’la iş birliği yaparak Oğuz Türk Ordularına karşı savaşlara katılmaları, Fetih sırasında Melik Alp Arslan’ı kalleşçe hançerleyerek şehit etmeleri, Arap kabilesi Dürzilerin, Haçlı Seferinde Haçlılar yanında yer alarak Türk Ordularına karşı savaşmaları,
Halifeleri Yezit ile Yüce Peygamberimiz silsilesi ve Emeviler içirisinde yurt tutmuş Türklere soykırım nitelikli katliamlar yapmaları, bu kişinin kendi adıyla kurduğu mezhep ve Halifesi Şeyh Âdi’nin kurduğu Adeviyye tarikatıyla İslama ve Hz. Peygambere muhalefet etmeleri, Fransızlar, İnigizlerler ve İtalyanlarla iş birliği yaparak Osmanlı Türk Askerini arkadan vurmaları gibi pek çok neden olmuştur.
Türk Milleti, Selçuklu, Danişmendli, Saltuklu, Artuklu, İlhanlı, Karamanoğlu, Akkoyunlu, Dulkadiroğlu, Çobanoğlu, Hamitoğlu, Menteşoğlu, Safevi, Osmanoğlu gibi devlet yönetimleri döneminden beri Arapları hiç sevmemişlerdir. Arap kavimleri “Karamet’li ve Dürzi (Dürzü) ler”in isimlerine “kalleş, belalı, sinsi, sapık”, Arap hükümdar ve din adamları “Yezit ve Âdi” isimlerine “dinsiz, kalitesiz” manası yüklemişler ve yüzlerce yıldan beri kullanarak günümüze kadar süre getirmişlerdir.
Türk tarihi ve kültüründe pek çok örneği olduğu gibi Anadolu Türk halk kültüründe de pek çok örneğini görüyoruz. Bir örnek vermek gerekirse:
Türk kültürü ve Anadolu geleneğinde yaygın inanılan/uygulanan bir anane bulunur. Al Bastı, Kırk Bastı adıyla anılan bu ananeye göre Al kızı diye bir kötü ruh vardır. Kimi inanışa göre hiç evlilik yapmamış kalık ve bakımsız kızdan, kimi inanışa göre de cadı kadından türediği kabul edilen Al kızı, beslenmesini loğusa ana ile kırk’ı çıkmamış beğeğinin kanıyla yaptığı ve dolayı ile ana ile beğeği öldürdüğüne inanılır.
Al kızı adı verilen bu kötü ruhtan korunmak amacıyla işlenen bazı gelenekler bulunmasına karşı bu geleneklerden yaygın inanılan ve uygulananları da vardır. Bu inanç ve uygulayama göre, aile anne ve bebeğini dört yolun çatı, yani köy/mahalle meydanına çıkartır. Köy/mahalle sakinlerinin de bulunduğu bir ortamda bebeğini bir komşusuna sembolik olarak satar ve satışı karşılığında alan kişiden bir miktar demir alır.
Bebeği satın alan aile bebeğe erkekse Arap, Demir, Satılmış, kızsa Satı, Satocan ya da Arapların kızlarına verdiği isimlerden bir isim verir ve aile Al kızına hitaben ben bebeğimi sattım, bir daha benim ocağıma gelme diyerek bağırır. Satın alan aile ocaklarından aldığı siyah kurumu (kara leke) bebeğin eline, yüzüne sürer ve bir Arap’a benzetir. İnanca göre eli, yüzü siyahlaştırılarak çirkinleştirilmiş bebeği Al kızı denilen kötü ruhun beğenmeyip, kanını içmeyeceği, diğer bir ifadeyle anne ve bebeğini öldürmeyeceğine inanılır.
Bu gelenek ve inanç biçiminden dolayıdır ki, Anadolu’da Arap adı Oğuz Türk oymak, oba, kişi, yayla, kışlak ve yerleşim yerlerine isim olarak verilerek yüzlerce yıllık bu Türk geleneği “Satılmış, Satı, Demir, Dursun, Durak, Durmuş, Duran, Durdu, Dursune, Yeter, Tamam, Yaşar, Durdane” gibi isimlerle günümüze kadar süre gemiştir.
Efendi:
Cumhuriyet dönemi Arap düşmanlığı yapıyor sözünü, Yunan hayranı Püsküllü Kadir’mi kitaplarında yazmış? Tescilli hain İskilip’li Atıf’mı fetvalarında söylemiş? Arap hayranı ve Akil başı Hayrettin’mi anlatmış? Bilmiyoruz ama, bildiğimiz şey, Arapları Türk Milletinin yüz yıllardan beri sevmediğidir.
Eğer, Cumhuriyet Arap, Yunan, Ermeni, Rum, Keldani, Nasturi, Süryani, Laz düşmanlığı üretseydi, bu gün kendisine karşı kin güden ve temelini yıkmaya çalışan Arap hayranı hainleri de üretmezdi.
Araştırmacı Yazar
İsmail UÇAKCI
Ayrıntılı ve kaynak bilgiler için Oğuz Boyları Aşiret, Oymak, Cemaatler adlı kitabımızın Şeçere Baskısı ve Orta Anadolu Halk Kültüründe Deyimler ve Hikayelleri adlı kitabımıza bakınız.