Eğitim Sen Çorum Şube Başkanı Ali Ekber Beyaz, hükümetin öğretmenlere ve eğitim emekçilerine yönelik talepleri görmezden geldiğini ve Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) üzerinden adaletsiz uygulamaların hayata geçirildiğini belirtti. Beyaz, hükümetin farklı statüler ve ücretlendirme politikaları yoluyla öğretmenler arasında ciddi ücret eşitsizlikleri oluşturduğunu ifade etti.

Beyaz, "Eğitim ve bilim emekçileri olarak, eşit işe eşit ücret ilkesinin hayata geçirilmesini talep ediyoruz. Ayrıca, sendikalarımızın ilk kurulduğu yıllardan bu yana temel talebimiz olan grevli toplu sözleşmeli sendika hakkının yasal güvence altına alınmasını istiyoruz." dedi.

Eğitim Sen Şube Başkanı, "Türkiye'de aynı işi yaptıkları halde farklı statü ve maaş kaleminde çalışmak zorunda kalan, bu kadar farklı ve dengesiz ücretlendirme uygulaması yapılan ikinci bir meslek grubu bulunmamaktadır." diye konuştu.

Beyaz, ÖMK ve Kariyer Basamakları Sınavı sonucunda 67 bin öğretmenin 'başöğretmen', 517 bin öğretmenin 'uzman öğretmen' unvanı aldığını, bunun sonucunda aynı işi yapan öğretmenler arasında ciddi ücret farklılıkları oluştuğunu belirtti.

Eğitim Sen, yeni hükümetten, ILO-UNESCO ortak metni olan Öğretmenlerin Statüsü Tavsiyesi'ni esas alan yeni bir meslek kanunu hazırlamasını, kamuda en düşük maaşın yoksulluk sınırı üzerinde belirlenmesini ve mevcut ücret farklarının eşit işe eşit ücret ilkesi doğrultusunda düzenlenmesini talep etti. Ayrıca, ekonomik, sosyal ve demokratik hakların siyasi iktidarın ya da Cumhurbaşkanı’nın insafına bırakılmaması ve grevli toplu sözleşmeli sendika hakkının yasal güvence altına alınması gerektiğini vurguladı.

Beyaz ayrıca, "Sadece öğretmenlerin değil, tüm eğitim ve bilim emekçisi arkadaşlarımızın çalışma ve yaşam koşullarının iyileştirilmesi hedeflenmelidir." diyerek, eğitim sektöründe çalışan tüm emekçilerin koşullarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı.

Eğitim Sen, 14 Mayıs seçimleri sonrasında oluşacak yeni hükümetten taleplerini şu şekilde sıraladı; 

- ILO-UNESCO ortak metni olan Öğretmenlerin Statüsü Tavsiyesi’ni esas alan yeni bir meslek kanunu hazırlanmalıdır. 
- Kamuda en düşük maaş yoksulluk sınırı üzerinde belirlenmelidir.  
- Mevcut ücret farkları derece ve kademe gibi kriterler dikkate alınarak, ‘eşit işe eşit ücret’ ilkesi doğrultusunda düzenlenmelidir. 
- Kamuda maaşlar başta olmak üzere, ekonomik, sosyal ve demokratik hak ve özgürlüklerimiz siyasi iktidarın ya da Cumhurbaşkanı’nın insafına bırakılmamalıdır. 
- Sendikalarımızın ilk kurulduğu yıllardan bu yana temel talebimiz olan grevli toplu sözleşmeli sendika hakkı yasal güvence altına alınmalıdır. 

Naci Aygün