Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) 2024 verileri açıklandı ve son üç yılın rekoru kırıldı. Üniversitelere yerleşen adaylar arasında sıfır veya eksi net yapanların sayısında çarpıcı bir artış yaşandı. Aralarında lisans ve önlisans programlarının da bulunduğu 203 bölüme eksi netlerle giriş yapıldığı ortaya çıktı. Bu durum, 2022 yılında YKS barajının kaldırılmasının ardından giderek büyüyen bir sorun haline geldi.
Hangi Bölümlere Eksi Netle Girildi?
Eksi netle kazanılan programlar arasında, sağlık ve sosyal bilimler başta olmak üzere birçok gözde bölüm dikkat çekiyor:
- Eksi 12,5 netle Patoloji Laboratuvar Teknikleri
- Eksi 8,75 netle Diyaliz
- Eksi 8 netle Fizyoterapi
- Eksi Türkçe netiyle Türk Dili ve Edebiyatı
- Eksi sosyal bilimler netiyle Tarih
Bu bölümlerin yanı sıra bilgisayar programcılığı, çocuk gelişimi, aşçılık, sosyal hizmet, grafik tasarımı gibi popüler bölümlerde de eksi netlerle yerleşim yapıldı.
Rekor Artış: Üç Yılda Yüzde 144 Artış
Eğitimci Salim Ünsal, son yıllardaki artışın endişe verici boyutlara ulaştığını vurguladı. 2022’de 83 programa sıfır veya eksi netle giriş yapılırken, bu sayı 2023’te yüzde 25 artarak 104’e yükseldi. 2024’te ise yüzde 95’lik bir artışla 203 programa sıfır ya da eksi netlerle giriş yapıldı. Ünsal, bu artışın eğitim kalitesini olumsuz etkilediğini ve çözüm yollarının acilen değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Nasıl Mümkün Oluyor?
Barajın kaldırılmasıyla, adayların üniversiteye yerleşebilmesi için oldukça düşük bir başarı göstermesi yeterli hale geldi:
- TYT Puanı Hesaplama: TYT’de Türkçe veya matematik testlerinden sadece 0,5 net yapılması, 2 yıllık önlisans programlarına başvuru için yeterli.
- AYT Puanı Hesaplama: AYT’de ilgili testlerin birinden 0,5 net yapılması, 4 yıllık lisans programlarına başvuru hakkı veriyor.
Bu düzenlemeler, diğer testlerde tamamen başarısız olan, hatta negatif net çıkaran adayların dahi tercih yapabilmesine olanak tanıyor.
Eğitim Kalitesine Etkileri
Eksi netlerle üniversiteye giriş, eğitim sistemine olan güveni ve üniversitelerin akademik itibarını zedeliyor. Bu durum, gelecekte mezun olan öğrencilerin mesleki yeterliliklerini sorgulatabilir hale getiriyor. Uzmanlar, daha katı bir ölçme ve değerlendirme sistemine ihtiyaç olduğunu vurguluyor.
