3 yıl önce kalp krizi nedeniyle hayatını kaybeden eşinin koltuk döşeme işini devralan Elvide Elif Işık, yapamazsın diyenlere inat başardı.

Niğde’de yaşayan 49 yaşındaki 3 çocuk annesi Elvide Elif Işık’ın eşi Mustafa Işık, kalp krizi nedeniyle hayatını kaybetti. Işık çiftinin koltuk döşemesi yaptığı işletmeyi eşinin hayatını kaybetmesinin ardından emanet olarak gören Elvide Elif Işık kolları sıvadı, eşinin öğrettiği bilgilerin üzerine katarak döşeme ustası oldu. Zamanla işinde ustalaşan ve Elvide Elif Işık, kentin tek döşeme ustası olarak çalışıyor. “Yapamazsın, bu iş erkek işi’’ diyenlere inat mesleğini sürdüren Elvide Elif Işık eşinin emaneti mesleği sürdürdüğü için mutlu olduğunu dile getirdi. Işık; “Eşimi kaybettikten sonra işimize devam ettim çünkü zor şartlar olsa bile yapmak zorundayım. Erkek işi ama ben güzel bir şekilde yapıyorum. Kadın olarak dikiş biliyorsun ama döşeme tabancası tutmayı, kumaşı kesmeyi bilmiyorsun yada yanlış kesiyorsun ama eşim öğrenmen lazım diyerek bana öğretti. İyi ki de bunları bana katmış, Allah razı olsun, nurlar içinde yatsın" dedi.

Kızılay’dan kan bağışı protokolü Kızılay’dan kan bağışı protokolü

"Eşimin emanetini devam ettirmenin mutluluğunu yaşıyorum"

İşinin zorluklarından söz eden Işık, eşinden miras kalan mesleği sürdürdüğü için mutlu olduğunu dile getirdiği açıklamasında şunları söyledi;

"Kanepe de taşıdım, ellerim nasırda da gezdim. Eşim iki kez kalp krizi geçirdi üçüncü krizde yoğun bakıma aldılar ve yoğun bakımdan çıkaramadık. Bekliyorum seni dedim ama kavuşamadım. Onun hiçbir şeyini ellemedim. Buradaki malzemelerin hepsi onun. Makasları, makineleri, tabancaları, her şeyi onun bıraktığı gibi devam ettiriyorum. Onun emaneti, çocuklarım da onun emaneti. Tek başıma verdiğim mücadeleden mutluyum."

“Yapamazsın, bu iş erkek işi diyenlere inat başardım"

Koltuk döşeme işini kadın olarak yürütemeyeceği yönünde aldığı olumsuz eleştirileri dinlemeyen Elvide Elif Işık; "Koltuk kaldırıyorum, arabaya yüklüyorum, hiç bir zaman yorulmadım. Bir kadının istemezse başaramayacağı hiçbir şey yok. Eşim bu ustalığı bana öğretmeseydi şuan ya bulaşık yıkıyor olacaktım yada hasta bakıyor olabilirdim. Herkes bana yapamazsın bu iş erkek işi, kimsen yok burada dedi ama ben Rabbim var, ben güçlüyüm ve bu işi biliyorum dedim ve yaptım. Kadın olarak kanepeyi de döşerim, kumaşını da dikerim eve götürüp teslim de ederim" diye konuştu.

Kaynak: iha