Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Al-Majalla’ya verdiği röportajda Türkiye ve Ortadoğu gündemine dair kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Bölgedeki bölünmelerin İsrail'i hesap vermeden hareket etmeye cesaretlendirdiğini belirten Gül, Batı’nın çifte standartlarının dünya barışını tehdit ettiğini vurguladı.
Türkiye'deki Yerel ve Ulusal Seçimlere Bakış
Gül, Türkiye’deki seçim süreçlerine dair değerlendirmesinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden seçilmesiyle dış politika ve ekonomide pragmatik bir yaklaşım benimsediğini söyledi. Ancak yerel seçimlerde muhalefetin büyük şehirlerde önemli kazanımlar elde ettiğine dikkat çeken Gül, ekonomik sorunların seçmenlerin öncelikli kaygısı olduğunun altını çizdi.
"Ekonomi, insanların hayatındaki en önemli faktördür. Son yıllarda ekonomik yönetim hataları halkın günlük yaşamını zorlaştırdı," dedi.
Mülteci Sorunu ve Sosyal Etkiler
Türkiye’nin, Almanya’nın 30 yılda aldığı mülteci sayısını yalnızca iki yılda kabul ettiğini belirten Gül, bu durumun toplumsal dokuyu etkilediğini ifade etti. Ancak mülteci konusunun siyasi amaçlarla kullanılmadığını vurgulayan Gül, “Mülteciler misafir olarak görülmeli, fakat sürdürülebilir bir çözüm bulunmalı," dedi.
İsrail ve Filistin Politikaları Üzerine
Abdullah Gül, İsrail'in Filistinlilere yönelik politikalarını eleştirerek, bölgedeki bölünmüşlüğün İsrail’e fırsat sunduğunu söyledi. "1967 sınırlarına dönüş olmadan barış mümkün değil. Batı'nın çifte standartları, adaletin önündeki en büyük engel," ifadelerini kullandı.
Ortadoğu'da Barış Umudu
Suriye krizine dair Gül, bölgede barışın sağlanması için diplomatik girişimlerin artırılması gerektiğini savundu. Erdoğan ve Esad arasında gerçekleşmesi muhtemel bir görüşmeyi desteklediğini belirten Gül, bu süreçte uluslararası iş birliğinin önemine dikkat çekti.
"Bölgede barış için tüm tarafların samimi bir şekilde masaya oturması gerekiyor," dedi.