Emniyet Genel Müdürlüğü eski İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun, sosyal medya platformu X’te yaptığı paylaşım nedeniyle “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla gözaltına alındı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın re’sen başlattığı soruşturma kapsamında, Uzun Ankara’da yakalandı. 40 yıllık meslek hayatında istihbarat alanında önemli görevler üstlenen Sabri Uzun, daha önce de farklı davalarla gündeme gelmişti.
Sabri Uzun Neden Gözaltına Alındı?
Sabri Uzun’un sosyal medya hesabından yaptığı bir paylaşım, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret içerdiği gerekçesiyle soruşturma konusu oldu. Uzun’un paylaşımında şu ifadeler yer aldı:
“Baba, İsrail’e akaryakıt ve çelik gönderdi, alkışlandı. Oğlan, İsrail’i protesto etti; alkışlandı. Böyle bir millet, değil demokrasi, Padişah yönetimine layıktır. Eğitimsiz toplum böyle olur.”
Başsavcılık, bu paylaşımın Cumhurbaşkanı’na yönelik hakaret içerdiğini belirterek Uzun hakkında işlem başlattı.
Gözaltı Süreci
Soruşturma kapsamında Ankara’da gözaltına alınan Uzun, ifadesi alınmak üzere İstanbul’a sevk edildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, “Re’sen başlatılan soruşturma kapsamında şüpheli Sabri Uzun Ankara’da yakalanarak gözaltına alınmıştır” ifadelerine yer verildi.
Sabri Uzun Kimdir?
Sabri Uzun, 1978 yılında Emniyet teşkilatına katılarak istihbarat alanında uzun bir kariyer yaptı. 40 yıllık meslek hayatında Türkiye’nin istihbarat tarihine damga vuran pek çok olayda görev aldı.
Geçmişteki Dava ve Tutuklama Süreci
Uzun, 2019 yılında Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) soruşturması kapsamında “Cumhurbaşkanına hakaret” ve “terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım” suçlamalarıyla tutuklanmış, ancak ilk duruşmada tahliye edilmişti.
Soruşturmanın Ardından Ne Olacak?
Sabri Uzun’un gözaltına alınmasının ardından adli süreç devam ediyor. Savcılık, sosyal medya paylaşımının yanı sıra, olayın bağlamını ve olası diğer suç unsurlarını da değerlendirecek.
Sabri Uzun’un sosyal medya paylaşımı nedeniyle gözaltına alınması, Türkiye’de sosyal medya kullanımının yasal sonuçlarını bir kez daha gündeme taşıdı. Bu olay, ifade özgürlüğü ve hakaret suçlamaları arasındaki denge tartışmalarını da beraberinde getiriyor. Gelişmeler, hem hukuk hem de kamuoyu açısından yakından takip ediliyor.