Aslında yok olup giden zamanın açık tanığıyız. Ömrümüzü 3 gün olarak değerlendirirsek ; dün yaşandı günü yaşıyoruz yarın ise nasiptedir.
Kimi insanlar yaşadıklarını , tecrübelerini ya da bilgilerini yazmayı paylaşmayı ve kitap-kitaplar haline getirmeyi çok sever. Kimileri ise okumayı-anlatmayı …
Salim SAVCI; genç Cumhuriyetin ilan edildiği yıl yaşama merhaba diyen ,ilkokulu köyü Çampınarda okuyan , memur olan amcasının katkısı ile eğitimci olan ve son nefesine kadar bilgilerini paylaşmayı seven HARİKA bir insandı.
İlkokulu bitirdikten hemen sonra köyünden ayrılan ama köyünden kopamayan , ara ara izinlerde fırsat buldukça köyünde yaşamayı severdi ama köyünden ayrılışından 55-60 yıl sonra 90’lı yılların ortasında köyüne dönerek birikimlerini öğrencilere Salim Dede olarak devam ediyordu.
Her yıl mevsiminde Madımak pancarını sarımsaklı pişirtip yemesini de çok severdi. Paylaşımlarını mutlaka yazılı olarak bırakmayı severdi ama okumayanlarda unutmasın diye anlatır-bilgilendirirdi. 97 yıllık yaşamına yaşının sayısı kadar kitap sığdıran ve 5-10 kitabında çalışmasını yeğenlerine iletip; basımı-yayımını sağlardı. Katıldığı düğünlerde takı yerine 3-5 kitaptan oluşan düğün hediyesi vermeyi de asla ihmal etmezdi. Okumayı-okutmayı seven EĞİTİMCİ bir İNSAN’dı.
Ruhun şad , mekanın cennet olsun saygıdeğer EĞİTİMCİ İNSAN Salim SAVCI …