Türkiye'nin tanınmış iş insanlarından Hacı Sabancı, kendisi hakkında açılan babalık davasında gündeme oturan DNA raporuna itiraz etti. 4 yaşındaki bir çocuğun babası olduğu yönünde verilen mahkeme kararını kabul etmeyen Sabancı, şaşırtıcı bir savunmayla itiraz dosyasını üst mahkemeye taşıdı.
DNA sonucu yüzde 99.99 çıktı, mahkeme babalık tespitine karar verdi
Fatma D. isimli bir kadının açtığı babalık davasında, Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan DNA raporunda Hacı Sabancı’nın, 4 yaşındaki Uzay isimli çocuğun biyolojik babası olma ihtimali yüzde 99.99 olarak tespit edildi. Bu raporu dikkate alan ilk derece mahkemesi, Sabancı’nın resmen çocukla biyolojik bağının olduğuna hükmetti ve babalığın tespit edilmesine karar verdi.
Sabancı üst mahkemeye başvurdu: “Oran yeterli değil”
Ancak kararı kabul etmeyen Sabancı cephesi, dosyayı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne taşıdı. İtiraz dilekçesinde dikkat çeken ifadeler yer aldı. Avukatlar tarafından yapılan açıklamada, “DNA benzerlik oranı yüzde 99.99 olsa da bu değer, kesin babalık sonucunu vermez” denildi. Ayrıca raporda hangi genetik profillerin örtüştüğünün açıkça belirtilmediği öne sürüldü.
“Bu oran bilimsel olarak yeterli kabul edilemez” savunması
Sabancı’nın avukatları, dava dosyasına sundukları gerekçede, DNA analizinin eksik ve yorum gerektiren alanlar içerdiğini iddia etti. “Müvekkilimizin biyolojik bağının bulunduğu kesin olarak belirtilmemiştir, sadece istatistiksel bir benzerlik söz konusudur” şeklindeki ifadeler dikkat çekti. Bu açıklama, Türkiye’de daha önce benzeri az görülmüş bir itiraz örneği olarak değerlendiriliyor.
Fatma D. cephesinden sessizlik
Tüm bu gelişmelere rağmen dava sürecinin ilk kazananı olan Fatma D., şu ana kadar herhangi bir açıklama yapmadı. Ancak sosyal medya ve magazin kulislerinde, tarafların ilerleyen günlerde yüzleşeceği yeni detayların da gündeme gelebileceği konuşuluyor. Mahkeme süreci devam ederken, gözler hem üst mahkemeden çıkacak kararda, hem de Fatma D.’nin olası cevabında olacak.
Kamuoyunda ikiye bölünme yaşandı
Sabancı’nın bu beklenmedik itirazı, kamuoyunda tartışmalara yol açtı. Bir kesim, yüzde 99.99 oranındaki bir DNA eşleşmesinin yeterli olduğunu savunurken, diğer bir kesim bu itirazın hukuki hakkın kullanılması olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade ediyor. Özellikle sosyal medyada “Bilimle inatlaşılmaz”, “Çocuğun hakkı gözetilmeli” ve “Gerçek neyse ortaya çıksın” gibi yüzlerce yorum yapıldı.