17 Ağustos 2023 tarihinde, kamu emekçileri ve emeklilerinin 2024-2025 dönemini kapsayacak toplu sözleşme görüşmelerinin genel taleplere ilişkin 3 oturumunda iktidar partisinin 2024 yılının ilk altı ayı için %15, ikinci altı ayı için %10, 2025 yılının ilk altı ayı için %6 ve ikinci altı için %5 teklif etmesi üzerine KESK tarafından eylem ve açıklamalar yapıldı.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Çorum Şubeler Platformu, “hükümetin bizleri açlığa ve yoksulluğa mahkum eden, taleplerimizi yok sayan toplu sözleşme orta oyununu tanımıyoruz” dedi.
KESK temsilcileri, Kadeş Barış Meydanı’nda kitlesel basın açıklaması yaparak taleplerini dile getirdi.
KESK adına konuşan Tüm Bel-Sen Çorum Şube Başkanı Nevzat Veldet, “Bizler sustukça, yetkimizi başkalarına teslim ettikçe başımıza nelerin geldiğini geçtiğimiz 6 toplu sözleşmede gördük. Ya bizi her geçen gün, daha sefalete iten bu oyunun bir kez daha sahnelenmesini izleyeceğiz. Ya da grev hakkı ile tanımlanmış gerçek bir toplu pazarlık hakkı, insanca yaşamaya yetecek bir ücret, güvenceli iş, güvenli gelecek için omuz omuza verip bu oyuna son vereceğiz” dedi.
“HER YENİ GÜNE YENİ BİR ZAM HABERİYLE UYANIYORUZ”
Nevzat Veldet, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Hak ve özgürlüklerine sahip çıkan kamu emekçileri olarak, KESK’liler olarak bugün Türkiye’nin dört bir yanında alanlarda, sokaklardayız.
Sadece kendimiz için değil, göz göre göre sefalete itilen, verdikleri emekler yok sayılan 12 milyon emeklinin hakkını da savunmak için,
Nitelikli ücretsiz kamu hizmeti hakkı yok sayılan tüm bu ülkenin tüm insanları için alanlardayız.
Ne yazık ki ülkemizde çok uzun süredir gecenin karanlığı hâkim. Bizleri her geçen gün sefalete iten bir orta oyunu tekrar sahneleniyor.
Ülkeyi yönetenler “büyümede rekor üstüne rekor kırıyoruz, raflar dolu, dünya bizi kıskanıyor” diyor. Oysa bizim sadece dertlerimiz, sorunlarımız, yoksulluğumuz ve borçlarımız büyüyor.
Her yeni güne yeni bir zam haberiyle uyanıyoruz. Ödediğimiz vergiler misliyle katlanarak tekrar ödememiz için önümüze konuyor. Marketleri müze gezer gibi geziyoruz, fiyatlara bakıp çıkıyoruz. Belirlenen asgari ücretin, açlık sınırı altında kalmasını hayretle karşılıyoruz.
“MAAŞLARIMIZ, ÜCRETLERİMİZ BUHARLAŞIP GİDİYOR”
Faizden, ranttan beslenen mutlu yandaşlığın serveti her geçen gün büyürken, ekonomik krizin, pandeminin, depremin faturası bizlere, emekçilere kesiliyor. Satın alma gücümüz her geçen gün eriyor. Maaşlarımız, ücretlerimiz buharlaşıp gidiyor.
Hal bu iken, ülkeyi yönetenler hala “işçiyi, memuru, emekliyi, üreten köylüyü, asgari ücrete ezdirmedik” nutukları atıyor.
Seçimlerden önce “En düşük memur maaşını 22 bin TL’ye çıkaracağız, artışı emeklilere de yansıtacağız” dediler, seçim vaadi olarak verdikleri bedava doğalgaz faturalarını enflasyondan düşerek, maaşlarımızdan ödüyorlar. Karadeniz’de doğalgaz, Gabar’da petrol bulduk diyorlar, ellerini cebimizden çıkarmıyorlar. Kaşıkla verdiklerini kepçe ile almaya devam ediyorlar.
Hükümet 6 milyonu aşkın kamu emekçisi ve emeklisine, bizlere toplu sözleşme teklifini açıkladı. Buna göre hükümet bizlere altışar aylık dilimler halinde 2024 yılı için %15+ %10 maaş artışı, 2025 yılı için ise %6+ %5 maaş artışı teklif etmiştir.
Şaka gibi ama ne yazık ki gerçek.
İktidar Merkez Bankasının hedeflediği, ama her zamanki gibi tutmayacağı bugünden belli olan enflasyon oranlarının bile altındaki teklifi ile hepimizle açıkça alay ediyor.
TÜM KAMU EMEKÇİLERİNE, EMEKLİLERE SESLENİYORUZ:
Kamu işvereni olan iktidarın toplu sözleşmeye ilişkin teklifini hepiniz duydunuz, öğrendiniz.
Yıllardır önümüze konulan bu tutmayan hedeflerin, suni TÜİK rakamlarına dayalı bir elin parmak sayısını geçmeyen yüzdelik artışların faturasını hepimiz maaşlarımızda her yıl daha fazla erime, daha fazla yoksullaşma, daha fazla güvencesiz hale getirilme ile ödedik. Ödemeye de devam ediyoruz.
Son bir ayda akaryakıt ve doğalgazda ÖTV artışı, hemen her şeyin KDV oranlarının artırılması, TL’nin döviz karşısında değer yitirmesi ile hızlanan zam kasırgası zincirleme bir şekilde iğneden ipliğe tüm ürünlere yansımaya devam ediyor. Bu durumda 2023 yılı için %58 olarak “güncellenen” enflasyon hedefi daha şimdiden kağıt üzerinde kalmıştır.
“OMUZ OMUZA VERİP BU OYUNA SON VERECEĞİZ”
Buradan ve Türkiye’nin dört bir yanından bir kez daha sesleniyoruz. Bu sefalete dur deme vakti gelmedi mi?
Bugün ya bizleri yok sayan bu yoksulluk, sefalet, güvencesizlik teklifine boyun eğeceğiz. Ya da hangi sendikaya üye olursak olalım kamu emekçisi ile emeklisi ile “hak verilmez mücadele ile alınır” diyerek ortak sorunlarımız, taleplerimiz için mücadeleyi yükselteceğiz.
Bizler sustukça, yetkimizi başkalarına teslim ettikçe başımıza nelerin geldiğini geçtiğimiz 6 toplu sözleşmede gördük.
Kamu işvereni olan hükümetin sesimize kulaklarını kapatamaması, üzerinde pazarlık yapılabilecek yeni ve gerçek bir teklif sunması bizlere bağlı.
Ya bizi her geçen gün, daha sefalete iten bu oyunun bir kez daha sahnelenmesini izleyeceğiz. Ya da grev hakkı ile tanımlanmış gerçek bir toplu pazarlık hakkı, insanca yaşamaya yetecek bir ücret, güvenceli iş, güvenli gelecek için omuz omuza verip bu oyuna son vereceğiz.
Unutmayalım ki, birlikte üretiyoruz, birleşe birleşe kazanacağız.”