Yeniden Refah Partisi (YRP) Konya Milletvekili Ali Yüksel, hayatının bir döneminde 3 eşi olduğunu ve şimdi iki eşle yola devam ettiğini açıkladı. Yüksel, seçimlerden önce ortaya çıkan çok eşlilik iddialarını “İlk eşim 2005’te vefat etti. İkinci eşimle 2006’da evlenip 2018’de boşandık” diyerek geçiştirmişti.
Son seçimlere AK Parti listelerinde giren Yeniden Refah Partisi, toplam 4 milletvekilli çıkarmayı başarmıştı. YRP’li vekillerden biri de Ali Yüksel olmuştu.
Ali Yüksel’in adaylığı sonrasında çok eşli olduğu iddia edilmiş ancak Ali Yüksek kafa karıştıran bir açıklama ile iddiaları geçiştirmişti.
Gazete Duvar’dan Can Bursalı’ya röportaj veren Ali Yüksel, bir dönem 3 kadınla evli olduğunu ve şu an 2 eşi olduğunu söyleyerek, hedefinin 4 kadınla evlenmek olduğunu ifade etti.
“Hayatımın bir döneminde üç tane eşim oldu. Allah rahmet eylesin ilk eşim vefat etti. Daha sonra iki eş ile kaldım. Ama benim niyetim dörde kadar gitmekti. Allah müsaade etmiş.”
“Kanunları kim yapıyor, insanlar yapıyor. Ama ben Allah’a hesap vereceğim. Öldüğüm zaman beni Türkiye Cumhuriyeti mahkemeleri yargılamayacak, hesabı onlara vermeyeceğim. Ben Allah’a hesap vereceğim. Allah’ın müsaadesine göre hayatımı tanzim ederim.”
Ali Yüksel, “Kanunda birden fazla kişiyle evli olmak yasak. Siz üç kadınla evlenerek kanuna aykırı davranmış oluyorsunuz. Kanununa aykırı davrandığınız devletin uzun yıllar bürokrasisinde görev yaptınız. Şimdi de milletvekili olarak görev yapıyorsunuz. Burada tezat bir durum yok mu?” sorusuna ise şöyle karşılık verdi
Ali Yüksel, “Kanunda birden fazla kişiyle evli olmak yasak. Siz üç kadınla evlenerek kanuna aykırı davranmış oluyorsunuz. Kanununa aykırı davrandığınız devletin uzun yıllar bürokrasisinde görev yaptınız. Şimdi de milletvekili olarak görev yapıyorsunuz. Burada tezat bir durum yok mu?” sorusuna ise şöyle karşılık verdi
Ali Yüksel’in, kadın erkek eşitliğiyle ilgili fikirleri de çok tartışılacak cinsten
“Eşitlik deyince kadın erkek eşitliği diyorlar. Hiç eşit olabilir mi? Kadınla erkek eşit olabilir mi? Birisi artı birisi eksi. Birisi doğurmak ve çocuğu terbiye etmek üzere doğmuş. Öbürü ise doğurttuklarına bakmak beslemek ile görevli. Buradaki eşitlik kavramı adalete uygun değildir. Bizce önemli olan adalettir. Şimdi şöyle düşünün. Şurada basit bir iş yapan kişi var. Bir de tüm işçileri idare eden bir idareci var. Eşitlik namına sen ikisine de aynı maaşı mı verirsin?”
“Ayrıca bir de tek evliliğe kadınları mecbur etme oyunu var. Kadın hürriyeti denen şey, temelinde erkeklerin oyunu. Ne kadar büyük bir kurnazlık. Ama bu işi öyle yapıyorlar, öyle perdeliyorlar ki sanki kadınlara hizmet ediyorlar. Kadınlar çok büyük bir oyun içinde.”