BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla düzenlenen bir toplantıda gazetecilerle bir araya gelerek gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Destici, anayasanın özellikle 3’üncü, 42’nci ve 66’ncı maddelerinin kendileri için kırmızı çizgi olduğunu belirtti.
"Türkiye’nin Net Bir Duruşu Var"
Toplantıda, 2024 yılında öne çıkan olaylara değinen Destici, Türkiye’nin Gazze’deki olaylara karşı net bir duruş sergilediğini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:
“Türkiye Cumhuriyeti’nin vatandaşı olmaktan, bu milletin bir evladı olmaktan ve Cumhur İttifakı’nın bir parçası olmaktan gurur duyuyorum.”
Tahıl Krizinde Türkiye’nin Rolü
Rusya-Ukrayna savaşının gıda fiyatları ve ülke ekonomileri üzerinde yarattığı olumsuz etkilere de değinen Destici, Türkiye’nin arabuluculuk rolü sayesinde tahıl krizinin çözülmesinde kritik bir görev üstlendiğini hatırlattı.
“Farklı Fikirler, Bir Zenginliktir”
DEM Parti’nin İmralı ziyaretiyle başlayan süreçte milliyetçi kanadın karşı karşıya geldiği yorumlarına da yanıt veren Destici, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Burada herkes kendi düşüncesini söylüyor, siyaset zaten böyle bir şey. Milliyetçi partiler kendi içlerinde farklı düşüncelere sahip. Bu da Türkiye için bir zenginliktir. Biz Cumhur İttifakı’nın bir parçasıyız ama çeşitli konularda farklı düşüncelerimiz var. Asgari ücret, tarım politikaları, ekonomi gibi alanlarda önerilerimizi dile getiriyoruz. Bu, bir cepheleşme olarak görülmemeli.”
Terör ve Anayasa Konusundaki Kırmızı Çizgiler
Terörle mücadeleye dair gelen bir soruya da yanıt veren Destici, şu ifadeleri kullandı:
“PKK silah bıraksa bundan kimse rahatsız olmaz, biz de memnuniyet duyarız. Ancak anayasanın 3’üncü, 42’nci ve 66’ncı maddeleri bizim için kırmızı çizgidir. Bir Alperen dahi yaşamaya devam ettiği sürece, bu maddeleri kimsenin değiştirmesine izin vermeyiz.”
Yapıcı Muhalefet Vurgusu
Destici, siyasi ortamın üslup ile şekillendiğine dikkat çekerek, şu çağrıda bulundu:
“Herkes aynı şeyi düşünürse, kimse kimseyi uyarmaz. Biz yapıcı, yol gösterici, sorumlu bir muhalefet anlayışıyla bu görevimizi yapmaya devam edeceğiz.”