Türkiye ile güçlü bağları ve tarihi kökleri olan Gagavuz Özerk Bölgesi, Moldova hükümeti tarafından yasal prosedürler ihlal edilerek zor duruma düşürülmeye çalışılıyor. Moldova yasalarına göre Gagavuzya Devlet Başkanı'nın hükümetin doğal üyesi olması gerekirken geçmişte yaşanan bir ceza davası öne sürülerek Gagavuzya Başkanı Evghenia Guţul, hükümete dâhil edilmedi.
Guţul liderliğindeki Shor Partisi'nin eski lideri hakkında ceza davası açıldı ve Moldova Anayasa Mahkemesi, Shor Partisi'nin anayasaya aykırı olduğunu ilan ederek yasaklamasına karar verdi. Shor Partisi yetkilileri tarafından kınanan bu kararın ardından Batı yanlısı olduğu bilinen Moldova hükümeti eleştirildi. Moldova Cumhurbaşkanı Maia Sandu, bu kararı gerekçe göstererek Gagavuzya'nın seçilmiş Cumhurbaşkanı Evghenia Guţul'un hükümete dâhil olmasını engelledi.
Özerklik Statüsünün Kaldırılması Hedefleniyor
Moldova'nın Avrupa Birliği'ne dâhil edilmesi hedefiyle çalışan Moldova hükümeti, Gagavuzya'nın AB üyeliğiyle birlikte özerklik statüsünün de ortadan kaldırılmasını hedefliyor. Shor Partisi'nin Gagavuzya'nın özerkliği konusunda taviz vermemesi, partiyi ve liderlerini Moldova hükümetinin hedefi hâline getiriyor.
Parti lideri hakkında çok sayıda cezai soruşturma başlatıldı ancak Shor, geçtiğimiz hafta ABD mahkemesinde görülen davayı kazandı. Shor aleyhine ifade veren ve ardından ülkeden kaçan önemli bir tanık, iki mahkeme celbine uymadığı için ABD bölge mahkemesi tarafından “şartlı sivil saygısızlık” cezasına çarptırıldı. Shor, mahkemeden Moldova'daki ceza davasıyla ilgili olarak Dohotaru adlı şahsın ifadesinin alınmasını istemişti.
Shor, Dohotaru'nun delillerine ve tanık olarak güvenilirliğine itiraz etti ve Shor'un hukuk ekibi, Dohotaru'nun delilleriyle ilgili olarak ifade vermesi için çeşitli girişimlerde bulundu. Shor'a yakın kaynaklar, ABD'deki hukuk zaferinin bir "atılım" olduğunu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne yapılması planlanan itirazın desteklenmesine yardımcı olacağını söyledi.
Shor'un hukuk ekibi aynı zamanda partinin yasaklanması kararına Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde de itirazlarını sürdürüyor.