MALTEPE’de Dilek Çakır isimli iki çocuk annesi kadının çocukları, eski kocası Ali Yardım isimli psikopat herif tarafından öldürüldü. Kadının kapısına bıçakla ve silahla defalarca dayanan adam, evvelki gün iki polis eşliğinde kapıya gelip çocuklarını aldı ve bir saat içinde öz çocuklarını pompalı tüfekle öldürüp intihar etti. Eşinin kendisini boşamasını kaldıramayan her zayıf adam gibi, çocukları kullanıp kadının hayatını cehenneme çeviriyordu. Zaten böylesi, kadın kendisini boşamasa bile, onun hayatını cehenneme çevirmekte ustadırlar. Dolayısıyla iyi korunabilseydi, “boşanmak” kadının tek şansı olabilirdi.
Kızlarını öldüren psikopat, kadını arayıp “Mutlu musun? Çocuklarını öldürdüm.” dedi. Kız çocukların biri 4, diğeri 2 yaşındaydı. Emzikleri cenaze töreninde annelerinin elindeydi. Sanki kendi çocukları değildi, “çocuklarını” diyordu. Kendisini reddeden kadının canını yakmak için, minik kızlarını acımadan öldürmüştü adam. Binlerce insanın “madem gebereceksin, keşke en başından intihar etseydin ya” diye haykırdığını duyar gibiyiz.
Ve acılı anne Dilek Çakır konuştu: “Bana hiç kimse, ailem bile sahip çıkmadı. Defalarca savcıya gittim, polisi aradım. Kimse yardım etmedi. Bunun hesabını kim verecek?”
Şayet “adalet” olsaydı… Sağ kalsaydı, psikopat yargılanacaktı ama bu yetmemeliydi. Bu psikopatı yetiştiren anne-baba da yargılanmalı ve varsa başka küçük çocukları, devlet tarafından velayetlerine el konmalıydı. Nasıl bir canavar büyüttüklerinin hesabını vermeliydiler.
VAN’da kucağındaki pusette bebeğini taşıyan hasta kadına, yanındaki psikopat herif tarafından defalarca tekme atıldı. Kadıncağız bebeğini korumak için duvarın üstüne koydu, herif tekme atmaya devam etti. Cep telefonuyla çekilen görüntülerin sosyal medyada yayılması üzerine psikopat herif bulundu: Kadının kocasıydı. Korkudan olacak, kadın kocasından şikayetçi bile olamadı. Vicdansız koca hem bebeği kendi kucağında taşımamış, hem de hasta haliyle bebeğini taşıyan karısını “yavaş yürüdüğü” gerekçesiyle dövmüştü. Herif serbest bırakıldı. İsminin sadece baş harfleri açıklandı: A.P.
Şayet “adalet” olsaydı, psikopat tutuklanmalıydı. Teşhir edilmeliydi. Açıkça video kaydı bulunduğundan, suçunun cezasını çekmeliydi. Kadın ve çocuk devlet tarafından koruma altına alınmalıydı. Psikopatı yetiştiren anne-babası da yargı önüne çıkmalıydı. Yetiştirdikleri manyağın hesabını vermeliydiler.
KANADA’da YARGI, 2012’de bir Afgan ailenin 3 bireyini töre cinayetinden ömür boyu hapse mahkûm etti. Muhammed Şafi isimli psikopat herif, birinci karısını ve 3 kızını, “namus gerekçesiyle” ailenin diğer bireyleriyle öldürüp kaza süsü vermişti. Yargı affetmedi…
TÜRKİYE’de bir ses sanatçısı vardı: BERGEN. Henüz 23 yaşındayken gayrı resmî kocası Halis Serbes tarafından yüzüne kezzap atıldı. Tek gözü kör oldu. O kadar güzel bir kadındı ki sağ gözünün kör olması bile güzelliğini gölgeleyememişti. Kör olan sağ gözünü kapatıp sahnelere çıkmaya devam etti. 1980’li yılların Türkiye’sinde arabesk müzik furyası eserken, bir kadın olarak bu tarzın en iyi sesine sahipti ve şöhreti yurtdışına kadar taşmıştı. 1986 yılında “Acıların Kadını” albümüyle herkesin dilindeydi. 1987 yılında bıçaklı saldırıya uğradı. 1989 yılında ise eski koca Halis Serbes tarafından, sadece 30 yaşındayken annesinin yanında kurşunlanarak öldürüldü. Almanya’ya kaçan Halis Serbes 1992’de Türkiye’ye iade edildi. Ve tek pişmanlığını itiraf etti: “Keşke annesini de öldürseydim.” dedi. Yedi aylık hapis cezasının ardından dışarı çıkarak hayatına devam etti. Ödül gibi değil mi?
Bergen’in hayatını konu alan bir filmde oynayan Kadir İnanır ise kendisiyle yapılan bir röportajda “ben kadınları fena döverim” dedi. Görünen o ki PKK ile yürütülen “çözüm” sürecinin “akil adamı” olarak başka meziyetleri de varmış!
Nihayetinde ölen öldüğüyle kalıyor. Psikopat herifler sadece kadınları değil, öz çocuklarını da öldürüyorlar. Türkiye’de son 15 yılda kadın cinayetleri % 1400 oranında arttığına göre, artan muhafazakârlık ile cinayetler arasında bir doğru orantı olduğunu anlamak için kâhin olmaya gerek yok.
Adaletin kılıcı keskin olmadıkça… İşlenen suçlar cezasız kaldıkça, hatta ödüllendirildikçe… En önemlisi de “kadın düşmanı” kelleler büyütüldükçe…
Bu cinayetler asla son bulmayacak ve PSİKOPAT beyin belki de sonsuza dek yaşayacak…