Jandarma Astsubay Kıdemli Çavuş Emre Dokumacı, 11 Ekim 2020 tarihinde Ağrı’nın Doğubayazıt ilçesi kırsalında PKK silahlı terör örgütü ile çıkan çatışmada şehit düşmüştü. Küçük yaştan itibaren Şehit Dokumacı’yı büyüten halası Leyla Yalçın ve babası Hüseyin Dokumacı Emre Dokumacı'ya olan hasretlerini dizelere döktü. Çocuklarına duydukları hasreti yazdıkları şiirlerle dindirmeye çalışan şehidin ailesi, şehit Dokumacı’dan kalan eşyalarını da evlerinde sergiliyor. Evin salonunda sergilenen eşyalar arasında Şehit Dokumacı’nın üniforması, şahadet belgesi, naaşının konulduğu tabutun sarıldığı Türk bayrağı, başarı belgeleri, ailesiyle olan fotoğraflarının yanı sıra diğer kişisel eşyaları bulunuyor.

Şehit Emre Dokumacı'nın halası Leyla Yalçın, “Annesi ve babası ayrıldıktan sonra anneannesi ve babaannesi bir süre baktı. Emrah’ı Ankara’ya götürüp evlatlık vermeye kalkmışlar. Yurda vermeye kalkmışlar. Teyzem çocuk perişan bakamıyorlar dedi. Bunları duyunca ağladım. Akşam eşim neden ağladığımı sordu. Emrah’ın durumunu anlattıktan sonra eşim, 'bir ekmeği 3’e bölene kadar 4’e böleriz' dedi. O günden sonra Emrah’a getirip baktık” dedi.

“Duygulandıkça içimizdekileri kağıda döküyoruz”
Emrah Dokumacı şehit olduktan sonra uyuyamadıklarını dile getiren Yalçın, “Emrah şehit olduktan sonra geceleri uyuyamadık. Gece geç saatlere kadar oturuyoruz. Duygulandıkça içimizdekileri kağıda döküyoruz. İçimiz yanınca uyuyamayınca kalkıp bir şeyler yazıyoruz. Balkona çıkıyorum, anılar gözümün önüne geliyor, yazıyorum. Bayramlarda kaleden top atılırdı. Topun atılmasını bekler atılınca da koşarak gelir, 'anne top atıldı' yemeğimizi yiyelim derdi. Nasıl anlatayım, hangi birisini anlatayım? Nişan yapacağı zaman, 'anne nişan yapacağım ama para biriktirmedim' dedi. Ona 'düğün parasını biriktirdim' dediğimde, 'anne sen varken sırtım yere gelmez' diyerek boynuma sarıldı. Göreve giderken, 'anne ben göreve gidiyorum' diyerek dua isterdi. Oğlumun, Peygamber Efendimiz yanında bulunsun derdim. Hep öyle dua ederdim. Yüce Allah, Peygamber efendimizin yanına alacakmış bilememişim. Yüce Allah Emre’mi aldı ama bir sürü Emre verdi bana. Kapımızı açıp Emre’nin acısını bizimle paylaşan herkese dua ediyorum” diye konuştu.

“İçine mi doğdu bilmiyorum, 'Cennete gideceğim' dedi”
Dokumacı’nın farklı bir çocuk olduğunu anlatan Yalçın, “Farklı bir çocuktu. Şehit olmadan önce eve yalıtım yapıyoruz, düğüne hazırlık yapıyoruz. O da izne geldi. Evden ekmek aldı. Su aldı. Sokağa götürdü, kedileri besledi. Gelinim, 'Emre işlerin arasında kedi beslemek ne' dedi. Yenge, 'ben cennete gideceğim. Onlar beni cennete götürecek' dedi. Rüyamı gördü, içine mi doğdu, Allah mı söyletti bilmiyorum. Emre zaman zaman geliyor, hissediyorum. Çantası bozuktu. Yaptırmak için götürdük, yapılmaz dediler. Bozuk da olsa Emre’nin hatırası çanta dursun dedik. Çanta yapılmış. Boş çantanın içinden parfümler, tespih, aile fotoğrafları çantadan çıktı. Bu Allah’ın hikmetimi? Bir hikmet var bunda” ifadelerini kullandı.

“Oğlumla gurur duyuyorum”
Baba Hüseyin Dokumacı ise oğlu şehit olduktan sonra şiir yazamaya başladığını dile getirerek, “Hatıra olsun diye oğlum için şiir yazmaya karar verdim. Acılıyız. Oğlum için şiirler yazdım. Oğlumla gurur duyuyorum. Mekanı cennet olsun. Nur içinde yatsın” diye konuştu.

Bakan Soylu şehidin intikamının alınışını böyle duyurmuştu
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da 5 Ağustos'ta Ağrı'nın Doğubayazıt ilçesi kırsalında, güvenlik güçleri ile teröristler arasında çıkan çatışmada ağır yaralanıp, kaldırıldığı hastanede şehit olan Jandarma Astsubay Kıdemli Çavuş Emre Dokumacı'nın (32) kanının yerde kalmadığını duyurarak, "Ruhun şad, makamın, ali olsun. Allah bizi, şehitlerimize mahcup etmesin" açıklamasını yapmıştı.