Bu duruma isyan eden Çorumlu çiftçiler, “Fabrika satıldı diye biz de mi satıldık?” diye sordu. Çorum Şeker Fabrikası 2018 yılında özelleştirilerek 528 milyon TL bedelle satılmıştı. Ürünlerini zorunlu olarak fabrikayı satın alan firmaya satmak zorunda bırakılan çiftçiler, “Fabrika satıldı diye biz de mi satıldık? Bizi bıraksınlar tek bir fabrikaya mecbur etmesinler. İstediğimiz fabrika ile anlaşalım” diyor.
Bu yıl bin bir umut ve emekle şeker pancarı ekimi yapan çiftçilerin ürünleri tarlada çürümeye terk edildi. Fabrikayı işleten firma, Çorum’daki çiftçilere “pancarınızı sökün” talimatı verdi. Ancak çiftçinin söktüğü pancarı bir hafta içerisinde teslim alması gereken firma, çeşitli bahanelerle bu sorumluluğunu yerine getirmeyince şeker pancarları tarlada çürüdü. Çürümeden dolayı hem ürünün kalitesi düştü, hem de ağırlık olarak fire verdi. Firma da tarlada çürümesine göz yumduğu şeker pancarlarını hem daha ucuza aldı, hem de çiftçiye yüzde 33 oranında kota cezası kesti. Bazı çiftçiler kotasını tamamlamak için Konya’dan şeker pancarı satın almak zorunda kaldı. Kotayı tamamlayamayanlar ise 200-300 bin lirayı bulan cezalar ödemek zorunda bırakıldı.
Böylece firma, bölgede tekel konumunda olmanın avantajını da kullanarak kendi hatasını çiftçinin sırtına yükledi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, Çorum’un Alaca İlçesi Kızıllı Köyü’ndeki şeker pancarı üreticileriyle bir araya geldi, sorunlarını dinledi.
“ŞEKER VATANDIR, SATILAMAZ DEMİŞTİK”
Cumhuriyet Halk Partisi olarak şeker fabrikalarının özelleştirilmemesi için çok mücadele ettiklerini ancak AKP hükümetinin hemen hepsini yok pahasına sattığını hatırlatan CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, “2018 yılında Çorum Şeker Fabrikası özelleştirildi ve Safi Holding’e satıldı. O dönem biz Türkiye’nin dört bir yanında eylem yaptık. Şeker vatandır, satılamaz dedik. Ama bu hükümet sattı. Çiftçiyi özel sektörün insafına bıraktı. O gün bugündür Çorumlu pancar üreticimiz mağdur ediliyor. Safi Holding çiftçilerimize bir üretim kotası veriyor. Çiftçimiz aslında o kotayı tutturuyor. Ama Safi Şeker’in talimatı ile söktüğü şeker pancarını Safi Şeker tarladan bir hafta içerisinde almayınca ve 90 günü bulan sürelerde bekletince tarladaki pancar çürüyor, fire veriyor. Sonra da bunun cezasını çiftçiye kesiyor. Kimse de buna dur demiyor” diye konuştu.
“ÇİFTÇİMİZ SONUNA KADAR HAKLI”
Şeker Pancarı üreticilerinin mağduriyetlerini dile getirmek ve çözüm bulmak için imza toplayarak Çorum Valiliği’ne dilekçe verdiklerini belirten Tahtasız, çiftçilerin karşılarında muhatap bulamadıklarını, bilinçli bir şekilde zarar ettirildiklerini söyledi. Tahtasız, şunları söyledi:
“Çiftçimiz sonuna kadar haklı. Safi Şeker madem bu ürünü ektiriyor ve madem tek alıcı kendisi. O halde söz verdiği şartlarda ürünü almalıdır. Pancar söküldükten bir hafta sonra pancarları toplamalıdır. Ama teslim ama süresi 40 ila 90 günü bulunca çiftçinin ürünü yüzde 20 ile yüzde 60 fire veriyor. Bunun zararı da çiftçiye ödettiriliyor. Biz CHP olarak çiftimiz hangi ürünü ekiyorsa ekmeden önce onun fiyatını bilmelidir diyoruz. Devlet Planlama Teşkilatı’nı kapatan bu hükümet plansız hareket ediyor. Şeker pancarını ektirmemeye çalışıyor. Yurtdışından şeker ithal ediyor. Atatürk döneminde kurulan şeker fabrikaları sayesinde hem ülkemizin ihtiyacını görüp hem de yurtdışına şeker satarken bugün şeker ithal ediyoruz.”
“KENDİ HATALARINI ÇİFTÇİYE ÖDETTİRİYORLAR”
Alaca Kızıllı Köyü’nde yıllardır şeker pancarı üretimi yapan çiftçiler ise şunları söyledi:
“Safi Şeker, bize şeker pancarlarını sökmemiz için program yaptı. Program dahilinde biz şeker pancarlarını söküyoruz. Söktükten sonra 7 gün içerisinde pancarları kaldırması gerekirken çeşitli bahanelerle pancarı 40 ila 90 gün arasında tarlada bekletiyor. Tarlada bekleyen pancar fire veriyor.
Normalde 100 ton pancar vereceğiz diye yazıldıysak 90 güne kadar tarlada bekleyen pancar yüzde 40, yüzde 60 oranında fire veriyor. Böyle olunca da kota açığımız oluşuyor. Kota açığı nedeniyle de bize ceza kesiyor. Yani firma kendi hatasından kaynaklanan zararı yine bize yüklüyor. Bu zararı Konya’dan şeker pancarı alarak fireyi kapatmaya çalışıyoruz. Parası olan bunu yapıyor. Parası olmayan da 200-300 bin lira ceza ödüyor. Kapatamadığı zaman da firma kendi hatasını çiftçiye yüklüyor ve çiftçiden para kesiyor. Hem pancarını düşük fiyata alıyor hem de kotadan dolayı yüzde 33 oranında ceza kesiyor. Safi Holding’in yetkililerine de ulaşamıyoruz. Karşımızda muhatap bulamıyoruz. Şimdi telefonlarımıza da dahi çıkmıyorlar.”
“HAKKIMIZI ARADIĞIMIZ İÇİN TEHDİT EDİLDİK”
“Şeker pancarının şefi aradı. Biz hakkımızı aradığımız için önümüzdeki yıl şeker pancarı eksek de almayacağını söyledi. Biz diyoruz ki madem fabrika özelleşti. Devletin olmaktan çıktı. Çiftçiyi de kendi haline bıraksınlar. Biz Safi Şeker’in talimatları doğrultusunda ekim yapabiliyoruz ve ürünümüzü yalnızca onlara satabiliyoruz. Biz istediğimiz şirketle anlaşmak istiyoruz. Aksi takdirde bizi modern köle olarak kullanıyorlar. İstedikleri gibi at oynatıyorlar.”
“DÖNÜMDE 500 KİLO ZARARIM VAR”
“Bana sökün dediler. Söktüm bir hafta içerisinde almaları gerekirken 52 gün sonra aldılar. Pancarımızın altında küfler oluştu. Bu nedenle dönümde en az 500 kilogram zararım var. Bu zararımı karşılamadığı gibi üstüne bizden kotayı dolduramadınız diye ceza kesiyor. Kotasını dolduramayan Konya’dan pancar alıyor. Kotamı dolduramadığım için pancarımız 2300 lira yerine 1700 liraya satmak zorunda kalıyorum. Daha uzun süre bekleyen pancarlarda bu fiyat 1300 liraya kadar düşüyor fiyat. Fabrika satıldı diye çiftçide mi satıldı? Bizi rahat bıraksınlar biz istediğimiz fabrika ile anlaşalım. İstediğimiz fabrikaya ürünümüzü satalım.”