Çağımızda baş döndürücü bir hızla gelişen bilgisayar ve internet teknolojileri hayatımızın her alanında kullanılmaya başlandı.
Hele şu Google’a bayılıyorum sevgili okurlar. Ben bu yaşıma geldim Google kadar faydalı bir icat daha görmedim. Ben bu yüzden Google’a Hz. Google diyorum.
Ne sorarsan anında her şeyi biliyor ve cevabını veriyor.
İş hayatında ve sosyal hayatta internet kullanımı keyfi olmaktan çıkıp adeta bir zorunluluk haline gelmiştir. Her türlü bilgiye hiç bir denetim olmadan ve paylaşılması akla hayale gelmeyen bir takım olumsuzlukları da beraberin de getirmiştir.
İnsanlar ve özellikle gençler cep telefonu, bilgisayar ve internet kullanımı yüzünden sosyal ve doğal hayattan giderek kopmuşlar ve sanal âlemin adeta kölesi olmuşlardır.
yüzden anne ve babalara çok büyük iş düşüyor. Çocuklarınıza büyük insanlar gibi davranın ama onlardan büyük insan davranışları beklemeyin. Ne de olsa onlar çocuk. Onlarla arkadaşlık ederek seçtikleri, oyalandıkları hayatın yanlış olduğunu anlatın onlara. Kızarak, haçlığını keserek, surat asarak onları yola getiremezsiniz.
ŞİİR DÜNYASI
Şiir Tanrı dilidir, ibadettir insana,
Şiir sevgi selidir, saadettir insana,
İlâhi bestedir şiir insan makamında,
Aşıktır, sevgilidir, zarafettir insana…(Mehmet Özata)
Yahya Kemal Beyatlı’nın hepsi de musiki tadında olan şiir ve rubailerini çok severim.
Bir merhaleden güneşle derya görünür,
Bir merhaleden her iki dünya görünür,
Son merhale bir fasl-ı hazandır ki sürer,
Geçmiş gelecek cümlesi rüya görünür… (Yahya Kemal Beyatlı)
Korona belası hayatımızı karattı, özellikle bizim yaşlı kuşak sapır sapı dökülüyor.
sonumuzu hayretsin diyerek yine Yahya Kemal’in şu dörtlüğü aklıma geldi.
Dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç
Bu son fasıldır ey ömrüm nasıl geçersen geç,
Cihana bir daha gelmek hayal edilse bile,
Avunmak istemeyiz öyle bir teselliyle…(Yahya Kemal Beyatlı)
Ben de çare tükenmez diyerek, yeniden bedenlenmeyi (Reenkarnasyon) çağrıştıran şu dörtlüğümle yaradana sesleniyorum.
Ağlayarak gelmişim gülerek gitmeliyim,
Dünyanın, kâinatın sırrına ermeliyim,
Bir ömür yetmez bana bin ömürdür dileğim,
Gittikçe gelmeliyim, geldikçe gitmeliyim…(Mehmet Özata)
BAADDİN FIKRALARI
1—Kadın her gün temizlik yapıyor, yemek yapıyor, evi çekip çeviriyor, dünyaya canlı bir çocuk getirebiliyor, bir kapris yapmış çok mu? Baaddin haklı vallahi…
2—Ulan korona, bizi evlere hapsettin kendin dünyayı geziyorsun, ayıp oluyor ama.
3—Caminin önünde apdest alan dayıya, “Senin yaptığını kafirler yapmıyor dayı” dedim, 10 dakika kovaladı beni sonra vazgeçti. Jeton sonradan düştü!
4—Bugün bir imamla dertleştik. İlk sözü korona bizi de mahvetti. Ölüsüne ayrı okurduk, dirisine ayrı, mevlidi vardı, hatimi vardı, cenazede toplanan yardım parası vardı, şimdi çıplak maaşa kaldık” dedi. Üzüldüm, zor tabii..
5—Türkiye’de temel sorun şu, “Bilgili insanların yetkisi yok, yetkililerin bilgisi yok.
6—Aşk ile yürüyen sırtında dünyayı taşır. Aşksız yürüyen beden diye bir ceset taşır.
7—Fetöcüler 14 yıl boyunca soruları çalmışlar. Namazında niyazında altın nesilden çıkma bir Müslüman çıkıp da “Ben çalıntı sorularla milyonlarca insanın hakkını yiyemem” diyememiş.
8—“Fakirler bir gün cennetin olmadığını öğrenirse bizler bu dünyayı idare edemeyiz.” demiş, Lord Jakop Rothschild. Dünyanın en derin devleti İlluminati’ni en zengin ailesinin başkanı. Amerikan dolarlarını bu aile basıyormuş.)