Kaplıcaların sağlık üzerindeki olumlu etkileri halk arasında sıkça dile getirilir. Ancak bu etkilerin bilimsel temelleri üzerine yapılan çalışmalar oldukça sınırlıdır. Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi'nde (GOÜ) bu alandaki boşluğu doldurmayı hedefleyen önemli bir çalışma başlatıldı ve sonuçlar umut verici.
Deri Kanseri İçin Doğal Çözüm: Sulusaray Kaplıcası
GOÜ Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi'nden Doç. Dr. Bilge Hilal Çadırcı, Sulusaray'da bulunan kaplıca suyunun deri kanserini tedavi edici etkisini araştırıyor. Sulusaray'da Termal Otel olarak faaliyete geçen özel firmanın internet sitesinde paylaşılan bilgide, Kaplıca sularının egzama ve romatizma gibi rahatsızlıklara iyi geldiğine dair söylentilerin ardından bu konuda bilimsel bir temel oluşturma amaçladı, denilmekte.
Yaklaşık 1,5 yıl süren araştırmasında, Çadırcı kaplıca suyunun deri kanserli hücrelere ölümcül etkisi olduğunu ortaya koydu. Bu, kanser tedavisi için doğal bir çözüm sunabileceğini gösteriyor.
TUBİTAK Destekli Proje
Bölgede birçok kaplıca bulunmasına rağmen, bu konuda bilimsel bir veriye ulaşmak mümkün olmamıştı. Bu bilimsel boşluğu doldurmayı amaçlayan projenin arkasında TUBİTAK'ın destekleri bulunuyor.
Çadırcı, bu bilimsel araştırmanın başlangıcında "Eğer kaplıcalar gerçekten deri hastalıklarına iyi geliyorsa, bu iyilik sağlayan bir etken madde olmalı" düşüncesiyle hareket etti.
Kaplıcadan İlaç Geliştirme Çalışmaları
Bu araştırmanın getirdiği bilimsel sonuçlar, kaplıca sularından elde edilecek etken maddelerle bir ilaç geliştirilmesinin kapılarını aralıyor. Bu ilaç, deri kanserinin tedavisinde devrim yaratabilir. Ancak bu süreç uzun ve zahmetli olabilir.
Araştırmanın başında olduğumuzu unutmamak gerekir. Ancak bu süreçte kaplıcanın ziyaret edilmesinin hiçbir zararı olmadığı aksine faydalı olabileceği düşünülüyor.
Sulusaray kaplıcasının tuz ve minerallerin melenoma hücrelerini öldürdüğünü gördük. Melenoma hücresi nedir? Melenoma hücresi kanser hücreleri. Kanser hücrelerine buradan iyi geldiğini yani kanseri öldürdüğünü anlayabiliyoruz”
Dünyada Bir İlk
Çadırcı, etken madde üzerine yapılan bu araştırmanın dünyada bir ilk olduğunu belirtiyor. Kaplıcaların fizyolojik özellikleri üzerine yapılan çalışmalar olsa da etken madde üzerine yapılan bir çalışmaya rastlanmamıştır.
Çadırcı, daha önce yapılan çalışmaların kaplıca sularının fizyolojik özellikleriyle alakalı olduğunu ifade ederek, “Etken madde araştırması üzerine herhangi bir çalışma yok. Genelde fizyolojik özellikleri üzerine çalışılmış. İşte neye iyi gelebilir, sıcaklığındandır, mineral tarzındadır şeklinde çalışmalar var. Mevcut hala başka üniversitelerde de bu konuyla ilgili birimler de var. Ama etken maddenin ne olduğuna dair herhangi bir çalışma dünya çapında biz rastlamadık”