Tüm Türkiye genelinde olduğu gibi Alaca’da da İstanbul’un Eyüpsultan ilçesinde okul müdürü olarak görev yapan İbrahim Oktugan’ın öldürülmesi nedeni ile öğretmenler 1 günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdi.
Türk Eğitim-Sen Alaca İlçe Başkanı Murat Demir, öğretmenler adına açıklama yaptı. Demir, öğretmene şiddetle sonuna kadar mücadele edileceğini söyledi.
“Okullarımızda öğretmene şiddet, mobbing, taciz, itibarsızlaştırma vakaları ciddi önlemlerin, yasal düzenlemelerin ve esaslı politikaların hayata geçirilmemesi nedeni ile maalesef had safhaya ulaşmıştır” diyen Murat Demir, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Kamuoyunu ve eğitim camiamızı büyük yasa boğan şiddet olaylarına bir yenisi daha eklendi. İstanbul’un Eyüpsultan ilçesinde okul müdürü olarak görev yapan İbrahim Oktugan, bir öğrenci tarafından menfur bir saldırıyla silahla vurularak canice öldürüldü. Öncelikle kıymetli meslektaşımıza Allah’tan rahmet, ailesine, yakınlarına ve eğitim camiamıza başsağlığı diliyoruz.
Okullarımızda öğretmene şiddet, mobbing, taciz, itibarsızlaştırma vakaları ciddi önlemlerin, yasal düzenlemelerin ve esaslı politikaların hayata geçirilmemesi nedeni ile maalesef had safhaya ulaşmıştır.
Disiplin yönetmeliklerinin yetersizliği, eğitimcilerin itibarını zedeleyen ve sadece adı değişen öğretmeni şikayet hatları, öğretmenlik mesleğinin mülakat, torpilli yönetici görevlendirmeleri, rotasyon, performans, şeffaf olmayan ödül ve ceza gibi uygulamalarla rencide edilmesi, hem ekonomik ve sosyal hem de özlük hakların gasp edilmesi, eğitimcilerimizi tahrik eden yayın, tutum ve açıklamalar, ‘eti senin kemiği benim’ şeklindeki güven ve teslimiyet anlayışının çok gerilerde kalması tüm şiddet olaylarına zemin hazırlamaktadır.
Türk Eğitim-Sen olarak eğitimde şiddetin önlenmesi, etkili ve caydırıcı tedbirler geliştirilmesi, eğitim çalışanlarının güvenli bir ortamda çalışmasının yasal koruma altına alınması amacıyla hem 2019 hem de 2023 yıllarında iki kez kanunu teklifi hazırlayarak, milletvekilleri aracılığı ile TBMM’ye ilettik. Kanun tekliflerimizde özellikle eğitim çalışanlarına yönelik şiddete asla hoşgörü gösterilmeyeceği aksine şiddet suçlarının mutlaka cezalandırılacağı düşüncesinin yerleştirilmesi ve kamu sağlığının bozduğu için de ayrıca cezalandırılacağı düşüncesinin oluşturulmasının hükme bağlanmasını istedik.
Özel eğitim kurumlarında çalışan eğitim çalışanlarının da görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla kendilerine karşı işlenen suçlar bakımından kamu görevlisi sayılması, cezaların artırılması ve şikayete bağlı kalmaksızın fail hakkında kamu davası açılmasını talep ettik. Bu noktada tüm siyasi partilerimiz birlik içinde olarak bu teklife destek vermesi ve teklifimizin yasalaşması en büyük beklentimizdir.
Eğitimde şiddet yasası çıkarılmasının yanı sıra meclis araştırma komisyonu kurulması, Türk Ceza Kanununda eğitim çalışanlarına yönelik şiddetin ayrı bir suçu tipi olarak düzenlenmesi de Türk Eğitim-Sen’in öncelikli taleplerindendir. Türk Eğitim Sen’in şiddetle mücadelesi sadece kanun tekliflerinden ibaret değildir. Sendikamız 2019 yılında öğretmenlerimiz ve eğitim çalışanlarımız ile birlikte 81 ilden Sayın Cumhurbaşkanına 81 mektup gönderdi.
Eğitim çalışanlarımıza yönelik şiddet aslında geleceğimize sıkılan kurşundur. Bu nedenle geleceğimizin karartılmasına müsaade etmeyeceğiz, şiddete müsamaha göstermeyeceğiz. Türk eğitimcileri olarak şiddetle sonuna kadar mücadele edeceğiz.”