Kadir İpek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın asgari ücret duyurusuna yaptığı yorumla sosyal medyada büyük bir tartışmanın fitilini ateşledi. X (eski adıyla Twitter) platformunda dikkat çeken bu yorum sonrası gözaltına alınan İpek, kısa sürede serbest bırakıldı. Olay, sosyal medya özgürlüğü ve ifade hakkı üzerine yeniden tartışmaları gündeme getirdi. Peki, Kadir İpek kimdir ve bu olay nasıl gelişti? İşte detaylar…

Kadir İpek Twitter Olayı Nedir?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2025 yılı asgari ücretini duyurduğu paylaşımıyla sosyal medyada yoğun ilgi gördü. Ancak bu paylaşımın altına Kadir İpek’in yazdığı yorum, kısa sürede dikkat çekti ve tartışmalara neden oldu.

Yapılan yorumun ardından Siber Suçlarla Mücadele ekipleri tarafından gözaltına alınan İpek, ifadeye çağrıldı. Olayın yasal sürece taşınmasıyla birlikte sosyal medya kullanıcıları durumu tartışmaya başladı.

Kadir İpek Kimdir?

Kadir İpek hakkında kamuoyuna yansıyan bilgiler şunlar:

Ahmet Kural'lı Gassal dizisi 2. sezonuyla geri dönüyor: Yeni sezon ne zaman başlayacak? Ahmet Kural'lı Gassal dizisi 2. sezonuyla geri dönüyor: Yeni sezon ne zaman başlayacak?

Yaşı ve Şehir: Samsun’da yaşayan ve 1999 doğumlu olduğu bilinen İpek, sosyal medyada aktif bir kullanıcıdır.
Paylaşımlarının İçeriği: Genellikle politik ve toplumsal konulara yönelik eleştirilerde bulunduğu biliniyor.
Öne Çıkma Nedeni: Erdoğan’ın asgari ücret paylaşımına verdiği yanıt, kamuoyunda tartışma yaratmıştır.

Kadir İpek Neden Gözaltına Alındı?

Kadir İpek’in yaptığı paylaşım, “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla incelenmeye alındı. Yaptığı yorumun ardından gözaltına alınan İpek, emniyette verdiği ifadeden sonra serbest bırakıldı.

Kadir İpek, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:

"Yorumum tamamen şahsi bir değerlendirmeydi. Ancak bu kadar büyüyeceğini tahmin etmedim."

Sosyal Medyada Tepkiler ve Tartışmalar

Olayın ardından sosyal medya ikiye bölündü. Bazı kullanıcılar İpek’e destek verirken, diğerleri paylaşımın üslubunu eleştirdi. Bu olay, sosyal medyada ifade özgürlüğü sınırlarının ne olması gerektiği konusunda yeniden bir tartışma başlattı.

Destekleyenler: Olayın ifade özgürlüğü çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini savundu.
Eleştirenler: Üslubun toplumsal nezakete uygun olmadığını belirtti.