YILDIRIM DÜŞMESİ VE KORUNMA YOLLARI -1

Abone Ol

Galiba artık mevsimlerde yavaş yavaş değişiyor. Özellikle birkaç yıldır yağan yağmurların biraz daha farklı olduğunu hep beraber gözlemliyoruz. Şöyle ki, bakıyorsunuz mahallenin bir tarafında sel felaketi olacak şekilde yağmur, dolu yağıyor, diğer tarafında hiçbir şey yok. Veya yolda giderken yağan yağmura arabanın sileceği yetişmiyor ama 2 km ötesinde güllük gülistanlık bir hava. Yıllar önce okuduğum bir kitapta ‘Yeryüzüne her yıl yağan yağmurun eşit olduğu ancak oradaki insanların durumuna (doğaya sahip çıkma veya …) göre yer değiştirdiğini’ yazıyordu. Sizi bilmem amma bu söylem bana da çok mantıklı gelmişti. Diğer taraftan yıldırımların zararı genelde nisan ayında görülürdü. Şimdi ise nisan-mayıs-haziran derken Allah bilir belki de yıl boyunca devam edecek… ‘Dağ başına kış gelir / insan başına iş gelir / yağmurlu havalarda bu bilgiler hoş gelir’ hesabı yıldırımın zararlarından korunma konularında birazcık bilgili olmakta fayda var.

Bu yazıyı kaleme alırken evde perde takarken merdivenin kayması sonucu düşüp kolu bacağı kıran bir arkadaş geldi. Ve ’Mahir Bey, ev kazları hakkında bir eğitimde bize verseniz deyince, bende ‘25 yıldır anlatacağım diye dilimde tüy bitti. Başınıza gelinceye kadar anlamadıysanız ne yapayım’ dedim.

Değerli okuyucular, yine siz siz olun başınıza gelmeden makalelerimi, kitaplarımı, sosyal medya paylaşımlarımı okumaya ve daha doğrusu uyarılarımın gereğini geciktirmeden yerine getirmeye çalışınız. Kendim için değil, sizin için… Özellikle mantar toplamaya gidenlerin, piknik yapanların, çobanlık yapanların, bağ da bahçede çalışanların bilinçli olması lazımdır. Yoksa bir hiç uğruna telafisi mümkün olmayan kaza ile baş başa kalabilirler.

Şimşek: Gelişigüzel ve tahmin edilemeyen bir olay olup, bazen çevrenizde karşılaştığınız çeşitli biçimlerde küçük, can sıkıcı kıvılcımlarla benzerlik gösteren çok kuvvetli elektrik boşalmasıdır. Bitki yetişmesi için nitrojen bileşikleri üretir.

ve kuru bir kış günü halınızın üzerinde yürürken kedinizi okşamak için elinizi uzattığınızda siz ve kediniz her ikiniz birden istenmeyen bir enerjiye tutulabilirsiniz. Bu, yürüyüşünüz sırasında ya pozitif ya da negatif elektrik yükünün birikmesi nedeniyledir ve vücudunuzdaki fazla miktardaki yük ilk fırsatta karşı yüklü bir alana akacaktır. Bu da zavallı kedinin olaya katıldığı zamandır. Elleriniz kedinin yakınına eriştiğinde fazla miktardaki yük sizinle kedi arasındaki boşluğa sıçrar. Süreci yavaşlatılmış halde görebilseydiniz kanepenin altına doğru hızla koşan bir huysuz kediden başka, ince bir şimşek ışığına benzeyen bir şeyin elinizden aktığını görebilirdiniz.

Şimşek çakmaları, ilgili oldukları yerlere göre buluttan buluta, buluttan yere veya yüksek yapıların bulunduğu yerlerde yerden buluta sıçrar. Eğer elektrik boşalması bir bulut ile başka bir bulut arasında olursa şimşek söz konusudur. Yıldırım ise yer boşalmaları olarak tanımlanır. Yer ile bulut arasında meydana gelen şiddetli ve ani elektrik boşalmasıdır. Zikzaklı bir yol takip ederek kollar halinde aşağıya doğru iner. Genellikle şiddetli bir yağmurla birlikte görülür. 1752’de Ben Franklin yıldırımın elektrik akımı olduğunu keşfetti.

Özellikleri:

Çoğu yıldırım vakası yaz aylarında ve öğle ile ikindi esnasında meydana gelir. Bunun, yaz ayları boyunca pek çok insanın dışarıda bulunması nedeniyle olduğunu söyleyebiliriz. Fakat ana sebep, yazın çok fazla oraj (şimşekli yıldırımlı fırtına) meydana gelmesidir.

Ortalama bir şimşek çakışı üç aydan daha fazla bir zaman için 100 watt’lık bir ampulü yakabilir.

Yıldırım aynı yere birden fazla düşebilir. (yıldırım Amerika’daki Empire State binasını her yıl ortalama 21-25 kez vurur.)

Dünya’da dakikada 1800 yıldırım düşüyor. Türkiye’de yılda 100 kişi yıldırım kurbanı oluyor. Çorum Yoğunpelit Köyünde de yıldırım düşmesi sonucu 4 kişi yaşamını yitirdi.(2005) Yine önceki yıllarda Kargı ilçemizin Sünnük ve Akkaya köylerinde yıldırım düşmesi sonucu 31 adet küçükbaş - büyükbaş hayvanın telef oldu.

Yakın geçmişte insanlar; sandalla giderken, yüzerken, bisiklete binerken, bir ağacın altında dururken, balık avlarken, piknik yaparken, çim makinesi kullanırken, telefonda konuşurken, bir kamyonu yüklerken, futbol oynarken, balkonda çevreyi seyrederken vs. yıldırım çarpması neticesinde hayatlarını kaybettiler.

Özetin özeti: Sivil savunmanın resmi tanımın yanında konunun önemi ve günlük yaşamda gerekliliğini daha net olarak açıklayabilmek adına şöyle bir ek tanım ilave etmekte fayda var kanaatindeyim. Sivil savunma; ‘Doğumdan, ölüme kadar hayatın her safhasında lazım olacak bilgilerin öncelikle gönüllülük esasına bağlı olarak herkes tarafından öğrenilmesi, gerçekçi tatbikatlarla güncel tutulması ve ihtiyaç halinde doğru olarak uygulanmasıdır.’ Zira bir düşünürün ifade ettiği gibi; ’İnsanları güçlü kılan yedikleri değil, hazmettikleridir. İnsanları zengin kılan kazandıkları değil, muhafaza ettikleridir. Daha da önemlisi, insanları bilgili kılan diplomaları, (sertifikaları, katılım belgeleri, ehliyetleri) değil ihtiyaç halinde doğru dürüst uyguladıklarıdır.’ Ne dersiniz efendim? Buyurun bilgilenmeye…

*

TAVSİYE: 50 yılın birikimi olan, muhtevasında 660 adet farklı nükteli nasihatin yer aldığı Mahirane Söylemler ve Susamak kitaplarımı mutlaka okumanızı ve evlatlarınıza okutmanızı samimi olarak tavsiye ediyorum. Yukarıdaki telefondan iletişime geçerek, benden imzalı olarak (tanesi 50 TL) temin edebilirsiniz.

{ "vars": { "account": "UA-115444419-2" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }