Türkiye'de mühendisler, son dönemlerde özlük haklarındaki erozyon ve çalışma koşullarındaki olumsuz değişiklikler nedeniyle zor günler geçiriyor. Necati Gül, bu sorunların üstesinden gelinmesi için milletvekillerine acil çağrıda bulundu.

Gül açıklamasında, “Devlet, kamu hizmetlerini, duvarlar arasında, kanunlarla, memurlar aracılığı ile kendini gösterir. Son gelişmeler içinde hizmetin yürütülmesinde en etkin görev ve sorumluluğu üstlenen  mühendisler  kendisini sahipsiz ve ötekileştirilmiş hissetmektedirler. Bu hissi özlük haklarındaki kayıplarla da somutlaştırmaktadır. Düne kadar eşdeğer meslekler ile özlük hakları bir birine yakınken, bugün makas oldukça açılmış, hatta bir kaç katına ulaşmıştır. Bu hâl, kamuda çalışan mühendislerde motivasyonun düşüklüğüne ve çalışma barışının da bozulmasına sebep olacaktır. Çalışma hayatında oluşan bu durum sürdürülebilir değildir. Kamuda, çalışma hayatında  ahengin  bozulması öngörülemez sonuçlar doğuracaktır” dedi.

“Ülkenin refahının, kalkınmasının ve gelişmesinin  artmasında en etkin bireyin mühendisler olduğu kabul görmüş bir gerçektir” diyen Gül, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:

“Bir ülkenin kalkınmak isteğinin göstergesi, mühendise verdiği değer ile ölçülür. Ekonomik problemlerle uğraşan bir bireyin, yeni fikirler ve gelişmeler ortaya koyması oldukça zordur. Mühendisin bireysel refahının artması, ülkenin refahının artması ile doğru orantılıdır. 
 

“TBMM’DE BULUNAN 28.DÖNEM MİLLETVEKİLLERİNİN, BU MESELEYİ ÇÖZÜME KAVUŞTURMASI ELZEM BİR HUSUSTUR”

Bir  bakıma mühendislere olan borcudur. Kamu mühendisleri, adaletli bir yaklaşımla fazlasını değil hakkı olanı talep etmektedirler. TBMM 28. dönem milletvekilleri,   torba yasa ile eklenecek bazı maddelerle,  kamu mühendislerinin özlük haklarındaki kaybın emekliliğine de yansıyacak şekilde giderilmesini çözüme ulaştırmak zorundadır. Çözüm tam da bugün yapılmalıdır ki etkisini göstersin” ifadelerine yer verdi. 

Ayrıca, paydaşların görüş ve katkısı alınarak kamu ve özel sektörü kapsayacak şekilde “mühendislik kanunu “ tez elden çıkarılmalı,  görev ve sorumluluğun sınırları keskin çizgilerle belirlenmelidir. Bu görev ve sorumluluğun  bedeli de  kamu özel ayrımı yapılmadan alacağı ücrete belirlenen bir kat sayı ile yansıtılmalıdır.  Yine özel sektörde çalışan mühendisler için paydaşların katkısı ile kamu mühendisine eş değer resmi asgari taban ücret belirlenmeli, bu miktarın altında kesinlikle SGK işlem tesis etmemeli ve mühendisin hesabına belirlenen miktarın altında ücret yatırılamamalıdır. 

Vali Dağlı’dan Rektör Öztürk’e ziyaret Vali Dağlı’dan Rektör Öztürk’e ziyaret

“Önce gelir tıkınmak, sonra gelir kalkınmak” sözü iyi irdelenmeli başta Çorum olmak üzere 28.dönem  milletvekillerimizden, hayatın her aşama ve kademesinde emeği olan, ülkemizin gelişmesine ve refahına katkıda bulunan ve yeni yüzyılı Türk Asrı yapacak biz mühendislerin sessiz çığlığına kulak vermelerini bekliyoruz! Karar ve yetki sizde milletvekillerim!Sayın Milletvekillerim sözünüz ve umudumuz boşa çıkmasın! “

Necati Gül'ün ifadeleri, Türkiye'deki mühendislerin karşı karşıya kaldığı zorlukları ve bu sorunların çözümü için yapılabilecekleri ortaya koyuyor. Kamu mühendislerinin özlük haklarındaki kayıpların giderilmesi ve adil bir çalışma ortamının sağlanması, hem bireysel hem de ulusal kalkınma için kritik öneme sahip. Milletvekillerinin bu konuya duyarlı yaklaşımı, mühendislerin sesine kulak verilmesi ve gerekli düzenlemelerin yapılması, Türkiye'nin kalkınma hedeflerine ulaşmasında büyük rol oynayacak.

Editör: Merve Kayış