Bir ülkenin gelişmişlik düzeyini yalnızca ekonomik veriler değil, aynı zamanda insan odaklı göstergeler de belirliyor. Bu noktada devreye giren Beşeri Kalkınma Endeksi (HDI); yaşam süresi, eğitim seviyesi ve gelir düzeyi gibi üç temel başlık üzerinden hesaplanıyor. Endeks değeri 0 ile 1 arasında değişiyor. 0,8 üzeri "çok yüksek", 0,7-0,8 arası "yüksek", 0,55 altı ise "düşük" kalkınma düzeyi anlamına geliyor.

Türkiye Genelinde Beşeri Kalkınma Artış Gösterdi

Muharrem Samet Bilgin: "Coğrafya ve Ramazan başlıklı sunum yaptı" Muharrem Samet Bilgin: "Coğrafya ve Ramazan başlıklı sunum yaptı"

TÜİK’in verilerine göre Türkiye’nin beşeri kalkınma endeksi 2018 yılında 0,844 iken, 2022 itibarıyla bu oran %1,1 artışla 0,854’e yükseldi. Böylece Türkiye, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın tanımladığı "çok yüksek gelişmişlik" kategorisinde yer aldı.

Alt başlıklar bazında bakıldığında:

Yaşam beklentisi endeksi: %2,2 düşüşle 0,882

Eğitim endeksi: %3,0 artışla 0,807

Gelir endeksi: %2,6 artışla 0,875

Bölge İllerinde Amasya Zirvede, Çorum Üçüncü

Karadeniz bölgesindeki dört il arasında Amasya, 0,828’lik endeks değeriyle birinci sırada yer aldı. Onu 0,827 ile Samsun, 0,818 ile Çorum ve 0,795 ile Tokat izledi. Bu veriler, Çorum’un insan odaklı gelişim anlamında güçlü bir performans sergilediğini gösteriyor.

En Yüksek Endeks Değeri Ankara’nın

2022 verilerine göre Türkiye genelinde en yüksek beşeri kalkınma endeksi, 0,891 ile Ankara oldu. Ardından 0,886 ile İstanbul ve Kocaeli, 0,870 ile İzmir, 0,867 ile ise Muğla geldi. En düşük değer ise 0,748 ile Ağrı’da kaydedildi.

En Hızlı Yükseliş Kilis’ten Geldi

2018-2022 döneminde beşeri kalkınma endeksinde en hızlı yükselişi %4,1 artışla Kilis gösterdi. Onu Şırnak, Çankırı, Hakkâri ve Ağrı izledi. Öte yandan Trabzon, Ordu, Rize ve Karabük’te ise hafif düşüşler yaşandı.

İl Bazında Veriler İlk Kez Yayınlandı

Daha önce yalnızca ülke düzeyinde hesaplanan bu endeks, 2023 itibarıyla TÜİK’in yeni eğitim göstergelerini açıklamasıyla birlikte artık il düzeyinde de üretilebiliyor. Böylece yerel kalkınma politikalarının şekillenmesinde daha spesifik veriler kullanılabilecek.