Müzik dünyasında derin izler bırakan Gül Avalan, 1980'lerin sonlarında adını geniş kitlelere duyurmuş bir sanatçıdır. Gerçek adı Güllü Avalan olan ve şu an 92 yaşında olan sanatçı, taş plaklarıyla müzik dünyasında önemli bir yer edinmiştir. Ancak bugünlerde Avalan, yaşadığı zorluklar ve karşı karşıya kaldığı talihsizliklerle gündeme gelmektedir. Adana Karataş'ta oğluyla birlikte yaşamını sürdüren Avalan, hem maddi hem de manevi zorluklarla mücadele ediyor.
Gül Avalan, müzik dünyasında önemli bir yere sahip olan, 1980'lerin sonlarına damgasını vuran bir ses sanatçısıdır. Gerçek adı Güllü Avalan olan sanatçı, 92 yaşında olmasına rağmen hâlâ müzik tutkusunu yitirmemiş bir isimdir. 1960'lı yıllarda çıkardığı taş plaklarla tanınan Avalan, döneminin ünlü ses sanatçılarından biri olarak hafızalarda yerini almıştır.
Ancak Gül Avalan’ın hayatı, başarılarla dolu kariyerine rağmen, son yıllarda ciddi zorluklarla şekillenmiştir. Şu anda Adana Karataş'ta, Oymaklı Mahallesi'nde oğluyla birlikte yaşayan Avalan, hayatında bir dizi talihsizlikle karşı karşıya kalmıştır. Bu talihsizlikler arasında, babasından kalan arazisinin izinsiz olarak işgal edilmesi, bu süreçte oğlunun darp edilmesi ve Kahramanmaraş depreminde evinin ağır hasar görmesi bulunmaktadır.
Arazisinin işgal edilmesi nedeniyle, Gül Avalan buğday ekip biçme işlerini sürdürememekte, ayrıca tarlasında ekilen ürünler, kimyasal ilaçlarla kasıtlı olarak kurutulmaktadır. Bu durum, onun geçim kaynaklarını ciddi şekilde etkilemiştir. Depremde ağır hasar gören kerpiç evinin onarımı için ise maddi imkânları bulunmamaktadır. Şu an yürüme zorluğu çeken ve sağlık sorunlarıyla da boğuşan Avalan, yardım çağrısında bulunarak sesini duyurmaya çalışmaktadır.
Gül Avalan, müzik dünyasında unutulmaz bir yere sahip olsa da, hayatının bu zorlu döneminde toplumun desteğine ihtiyaç duymaktadır. 92 yaşındaki bu değerli sanatçının yaşadığı talihsizlikler, bir dönemin en güçlü seslerinden birinin hayatındaki zorlukları gözler önüne sermektedir. Gül Avalan’ın bu mücadelesinde yalnız olmadığını hissetmesi için toplumsal duyarlılığın artması gerektiği açıktır.
