2023 yılında Türkiye'nin karşılaştığı düşük doğurganlık oranları, uzun vadeli demografik trendleri ve ülkenin genel ekonomik durumunu etkileyebilir. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre, doğum oranlarındaki azalma ekonomik faktörler ve gelecek kaygıları ile doğrudan ilişkili görünüyor.

TÜİK’in 2023 yılı doğum verilerinden edinilen bilgilere göre Türkiye’de doğurganlık hızı en düşük seviyeye geriledi. Peki Türkiye'de doğum oranlarının düşme sebebi ne? Ekonominin doğum oranlarına etkisi neler?

Türkiye İstatistik Kurumunun geçen sene açıkladığı verilere göre, 2023'te canlı doğan bebek sayısı 958 bin 408 olurken bunların yüzde 51,3'ü erkek, yüzde 48,7'si kız oldu.

Cübbeli Ahmet Hoca’ya Başakşehir’de saldırı! Zanlı yakalandı Cübbeli Ahmet Hoca’ya Başakşehir’de saldırı! Zanlı yakalandı

Bulgaristan'daki doğum oranı Avupa eğilimlerini izliyor - HABERLER

2001’DEN BERİ DOĞURGANLIK HIZ KAZANMIYOR

Doğurganlık hızı 2001 yılında 2,38 oranında seyredirken iken bu rakam 2023 yılında 1,51’e geriledi. Nüfusun yenilenme eşiği olan 2,1 olan doğurganlık oranı Türkiye'de 2016'dan bu yana yenilenme düzeyinin altında seyrediyor. 

Doğum oranlarındaki düşüş nasıl durdurulabilir? - Fikir TuruEKONOMİK DURUM DOĞUM ORANLARINI ETKİLİYOR

2001-2002 yıllarında yaşanan ekonomik kriz, doğum oranlarının yüzde 7’lik bir düşüşe neden oldu. Doğum oranlarının azalmasının ana sebeplerinden biri olan gelecek kaygısı, insanların çocuk sahibi olma kararlarını yeniden gözden geçirmelerine ve belki de ileri bir tarihe ötelemelerine sebep oluyor.

Küresel doğum oranı düşüyor: Dünya, yaşlanan ve küçülen bir nüfusa hazır  mı? - BBC News Türkçe

2023 verileri bir önceki seneyle karşılaştırıldığındaysa toplam doğum sayısında yüzde 8’e yakın bir düşüş gözlemlendi.

2023 yılında Türkiye'nin doğum oranlarındaki düşüş, ekonomik zorluklar ve gelecek kaygısı gibi faktörlerle yakından ilişkilidir. Bu durum, hem şu anki nüfus yapısını hem de gelecekteki demografik ve ekonomik gelişmeleri derinden etkileyecek potansiyele sahiptir. Türkiye'nin bu demografik değişimleri yönetebilmesi için kapsamlı politikalar ve sosyo-ekonomik destek mekanizmaları hayati önem taşımaktadır.

Kaynak: igf