Önceden insanlar köyden ilçeye, İl’e yürüyerek, at üzerinde daha sonra traktörle giderlerdi. Şimdi özel arabalarla gidiyorlar.
Önceden öğrenciler ocaktaki çıra ışığında, gaz lambası aydınlığında ders çalışırlardı. Şimdi elektrik aydınlığında çalışıyorlar.
Önceden evin su ihtiyacı için çeşmelerden, derelerden güğümle sırtta su taşınırdı. Şimdi evin içinde musluktan sular akıyor.
Önceden çamaşırlar biriktirilir, yunakta kazanda ısıtılan suyla yıkanırdı. Simdi çamaşır makinesi kendi yıkıyor.
Önceden elle, topaçla yıkanan çamaşırlar kurutulmak için soba kenarlarına serilirdi. Simdi kurutma makineleri kendi kurutuyor.
Önceden bulaşıklar elle tek tek yıkanırdı. Şimdi bulaşık makineci toptan yıkıyor.
Önceden yemek pişirmek, pişmiş yemeği ısıtmak için ocağa ateş yakılırdı. Şimdi LPG’li, doğalgazlı ocaklarda pişiriliyor, ısıtılıyor.
Önceden pişmiş yemekler, yiyecekler sıcaktan bir günde kokardı. Şimdi buzdolabında bir haftada kokmuyor.
Önceden ajans dinlemek için, komşunun radyosunun etrafında toplanılırdı. Şimdi sınırsız kanallarla televizyonlardan izleniyor.
Önceden fotoğraf çekmek için ücret açısından sınırlı sayıda poz kullanılırdı. Şimdi sıfır maliyet sınırsız resim çekiliyor.
Önceden telefonla görüşebilmek için muhtarın evinde bir saat telefonun bağlanması beklenirdi. Şimdi anında sınırsız görüşülüyor.
Önceden sebzeler, meyveler mevsiminde yenirdi. Şimdi 365 gün yeniliyor.
Önceden hastanelerde uzun kuyruklar sonucu muayene olunabiliyordu. Şimdi istediğin doktora istediğin zamanda randevu sistemiyle muayene olunabiliyor.
Önceden imkânlar daha kısıtlı olmasına rağmen hastalılar bu kadar çok değildi. Şimdi imkânlar eskiye göre daha iyi ama hastalıklar da bir o kadar çoğaldı. Diğer taraftan doyumsuzluğumuz ve memnuniyetsizliğimiz zirveye vardı. Akıbet stres çağımızda bebeye de, babaya da moda(!) oldu…
*
STRESTEYİM, STRESTE
Herkes tutturmuş bir yol
Ne ben söyleyeyim, ne sen sor
Stresteyim, dostum streste
Çağımızın hastalığı bu
Bilmem insanlara ne olu
Stresteyim dostum streste
Mutsuzluk için bahane çok
Her şey var, yalnız bir şey yok
Stresteyim, dostum streste
Param, pulum malım var
Rahat değilim canım dar
Stresteyim, dostum streste
Ölüm gelecek erde geçte
Düzen kalmadı bu gidiş te
Stresteyim, dostum streste
Bebe, çocuk, genç, yaşlı
İşler yürümez olunca çok başlı
Stresteyim, dostum streste
Anası da, kızı da streste
Anlaşılan bir şeyler var bu işte
Stresteyim, dostum streste
Köylüyüm, malım para etmiyor
İşler eskisi gibi iyiye gitmiyor
Stresteyim, dostum streste
Nikâh ta bir ömür diye karar kılınır
Üç ay geçmeden cüzdan fırlatılır
Stresteyim, dostum streste
Uzun görülen ömür fani, dünya yalan
Stresteyken doğurmuş beni anam
Stresteyim, dostum streste
Gelene ağam, gidene paşam
Sarmıyor işte bu âlemde yaşam
Stresteyim, dostum streste
Mahir der, doğrudur sözüm
Dertsiz insan görmedi gözüm
Stresteyim, dostum streste
(Mahir Odabaşı )
