Efsane tiyatrocumuz rahmetli TEVFİK GELENBE’nin oğlu tiyatrocu ARKIN GELENBE ile yapılan röportajım
Z-Efsane bir babanın çocuğusunuz. Yıllarca Arap bacı karakteriyle tiyatrolarda gönlümüzde taht kuran Tevfik Gelenbe'nin oğlusunuz. Bu size ne gibi eksiler ve artılar getirdi?
A-Aslında dengede diyebiliriz. Ama illa bi taraf seçmeye kalkarsak eksisi daha çok oldu diyebiliriz. Çünkü oluşan önyargıları kırmak kolay değil. Hele ki böyle ünlü ve başarılı bir insanın oğluysanız. Aşmaya çalışıyoruz.
Z-Tiyatro harici sinema ve TV dizilerinde rol aldınız mı?
A-Evet aldım,1997-Aynalı Tahir(Star TV) , 1999-Zilyoner (Star TV) , 2001-Dikkat Bebek Var (TRT 1) , 2001-Huzursuzlar (TRT 1) , 2002-Kırık Ayna(Kanal D) , 2002-Deliboran(TGRT) , 2003-Dadı(Star TV) , 2003-Yapı Kredi Benim Param Reklam Kampanyası, 2004-Mürüvvetsiz Mürüvvet(TV filmi-ATV) , 2006-Sev Kardeşim(Kanal D) , 2007-Senden Başka(ATV) , 2009-Kafkas(TRT 1)
Z-Tiyatrocu bir anne babanın oğlusunuz diğer kardeşlerinizde tiyatro ile alakalı mı?
A-Hayır, 4 kardeşiz ama diğerleri tiyatro ile ilgili değiller.
Z-Son yıllarda tiyatro oyuncuları az kazanmaya başladı ve çoğu tiyatrocu TV dizilerinde rol almaya başladı. Bunu neye bağlıyorsunuz?
A-Aslında son yıllarda değil hep böyleydi ama zamanımızda nispeten geçmişe göre iyileşmeler var. Doğaldır ki TV’lerden kazanılan paralarla kıyas kabul etmez. Her zamanki gibi arz talep meselesi, zor bir ülkede bu sanatı icra etmeye çalışıyoruz.
Z-Genel de ne tür rollerde sahne aldınız?
A-Oyuncu her türlü rolü oynar, oynamalıdır da ama ben genelde komedi tandanslı bir oyuncuyum.
Z-Sahnedeyken hiç hata yaptınız mı?
A-Mutlaka yapmışızdır. Çok ciddi oyunun gidişatını bozacak bir hata yapmadım. En azından henüz başıma gelmedi, umarım da gelmez.
Z-Unutamadığınız bir anınız var mı?
A-Olmaz mı? Çok... Bir gün babamla oynadığımız bir oyunda sahneye ilk defa çıkan bi kızımız vardı. Sonradan çok iyi bir oyuncu oldu ama bir oyuncunun başına gelebilecek en büyük şanssızlıklardan biri geldi başına. İlk antresine girerken takıldı ve topuğu kırıldı. Allah kimsenin başına vermesin. Ben oturtmaya çalışıyorum bi yere ama o ısrarla mizansenini yapmaya çalışıyor, seke seke yürüyor sahnede, traji komik bir durumdu...
Z-Kimin yerinde olmak isterdiniz?
A- Açıkçası kimsenin yerinde olmak istemezdim. Herkesin kendine göre bir değer olduğunu düşünürüm.
Z-Kendinizde beğenmediğiniz bir yanınız var mı?
A- Olmaz mı? Çok... En çok çabuk sinirlenirim, o huyumu pek sevmiyorum.
Z-Oyuncu olmasaydınız hangi mesleği seçerdiniz?
A- Sanatla uğraşmasaydım, sporcu olmayı isterdim...
Z-Hangi rolde en çok duygulandınız ve içtenlikle oynadınız?
A- Oynadığım bütün rollerden keyif alırım zaten hissetmediğim rolleri oynamayı tercih etmiyorum.
Z-En büyük hayaliniz nedir?
A-Büyük hayalleri olan biri değilim. Mesleki olarak hayalim işimi iyi yapmak ve bir gün andıklarında çok iyi bir oyuncuydu demeleri arkamdan.
Z-Oyunculuğun zorlukları nelerdir?
A- Oyunculuğun zor yanları olmaz olur mu? Dünyanın en zor mesleklerinden biri. Başka biri olmak, kendinden sıyrılabilmek, başka birinin bedeninde ruhuna girebilmek. Kolay iş değil ve bir rolü aldığınız zaman 24 saat onu düşünmek bundan daha zor ne olabilir.
Z-Size mesleğinizi bir cümleyle özetleyin desem?
A- Siz bir cümle demişsiniz. Ben tek kelime diyeyim... Aşk... Aşksız çekilecek bi çile değil çünkü…
Z-Bir vasiyet bıraksaydınız içinde neler yazardı?
A- Aman daha durun... Yaşımız ne başımız ne... Bu soruyu geçelim...:)
Z-Dönüp baktığınız zaman tiyatronun size ne kazandırdığını gördünüz?
A- İtibar... Saygın bir meslek... Bir de işinizi iyi yapmaya çalıştığınız zaman karşılığını alıyorsunuz
Z-İlk sahneye çıktığınız andaki heyecanınızla şimdiki arasında fark var mı?
A- Tabi farklı... Benim ilk oyunumda ilk sahnem babamlaydı, birlikte idi antremiz... O son 5 saniyeyi asla unutamayacağım. Daha sonra özellikle yeni oyunların ilk günlerinde heyecan yaşadım ama o heyecanı ömrümce unutmayacağım.
Z-Tiyatroda hala maddi sıkıntılar devam ediyor mu?
A- Etmez mi... Daha evvelde bahsettiğim gibi çok zor bir ülkede bu sanatı icra etmeye çalışıyoruz. Ülkenin 87. senesinde daha bir kültür politikası yok. Halkında pek umuru değil. Böyle olunca zor tabi... Söylenecek o kadar çok şey var ki…
Z-Başarılı olabilmek için ne gerekiyor sizce?
A- Öncelikle yaptığınız işi çok seveceksiniz, yeteneğiniz ne olursa olsun çok çalışacaksınız, devamlı işinizi düşüneceksiniz ve asla vazgeçmeyeceksiniz...
Z-Hayatınızda keşkekleriniz var mı?
A-Asla... Arkaya bakarak yürüyemezsiniz. Mutlaka bir gün bi yere toslarsınız, hayat da böyle bişey...
Üzülürsünüz belki ama devam etmek zorundasınız...
Sayın Arkın Gelenbe röportajınız için size çok teşekkür ediyorum.