Sayın Bakanım telefonda hüngür hüngür ağlayan Bilsem öğrencilerimin vebali sizin boynunuza...
Balıkesir Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Bilim ve Sanat Merkezinde kurumun hem (ilk ve maalesef son) doktoralı hem de kadrolu ilköğretim matematik öğretmeni idim...
İCAZET ALMADAN EKYS’YE GİRDİM DİYE MOBBİNG ÜZERİNE MOBBİNG
Balıkesir MEM’de; özelikle Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve tüm ilçe milli eğitim müdürlükleri başta olmak üzere, okul müdürlükleri tamamen erkek egemenliği altına girmiş durumda.
Tüm Balıkesir Millî Eğitim kurumları komple, tabiri caizse köy kahvesinden farksız...
Kadın öğretmenlerin yöneticilik hakları hiç yok...
8-10 kadın öğretmen yönetici olmuşsa hepsi erkek yöneticilerden icazet alarak yönetici olmuş durumda...
“MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI YÖNETİCİLİK İŞİNE KARIŞMIYOR, BİZ KİMİ İSTERSEK ONU YÖNETİCİ YAPARIZ”
Sayın Bakanım, bu sözleri bana bizzat bilim ve sanat merkezinde öğretmen olarak görev yaparken kurum müdürü söyledi.
“Biz istemedikçe kimse, Milli Eğitim’de kimse yönetici olamaz” dedi...
“Seni bilsemde istemiyorum. Çünkü icazet almadan yönetici olmaya kalkıştın”...
AYAK OYUNLARI İLE GÖSTERMELİK SORUŞTURMA AÇILDI, BİLSEM’DEN KOVULDUM
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünde çözseydin bu meseleyi derseniz, orası da tamamen ahbap çavuş ilişkilerine bağlı çalıştığı için makam kapmaca oyununu destekliyor maalesef.
BALIKESİR İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ SAYIN ALİ TATLI
Görev yaptığım bilim ve sanat merkezinde iki tane müdür yardımcısı eksiği varken...
Okulun adını bilerek, isteyerek, kasıtlı olarak engelledi, münhal listelerde yayınlamadı...
Bu konuya dair vermiş olduğum dilekçelerimi işleme dahi koymadılar.
VARSA YOKSA İŞLERİ GÜÇLERİ BİLİM VE BİLİMSELLİKTEN ÇOK UZAK, MAKAM KAPMACA OYUNU
Sayın Bakanım, tam iki yıldır Bilsem öğrencilerimin eğitim-öğretim haklarını şahsıma çeşitli mobbingler uygulayarak türlü türlü bahaneler ile tabiri caizse çöp ettiler.
SON AYAK OYUNLARI PERSONEL MEB GENEL MÜDÜRLÜĞÜ VASITASI İLE YAPILDI
MEB Personel Genel Müdürlüğü Ankara’da oturduğu masa başında acaba Balıkesir Şehit Prof. Dr. İlhan Varank Bilim ve Sanat Merkezi’nin Bilsem matematik öğrencilerine ve kadar vakıf veya Balıkesir Mem'deki torpil sistemine ne kadar vakıf da masa başında oturduğu yerden sınav ile kazanmış olduğum Bilsem öğretmenlik hakkımı neye istinaden bir imza ile fesh edebiliyor?
Hiçbir gerekçe ve hiçbir açıklama dahi yok...
Tek açıklama; soruşturma…
Eeee nolmuş soruşturma olmuşsa?
Dört başı mamur koskoca mobbing dosyası verdim,
Balıkesir İl Milli Eğitim Müfettişlerinin eline…
29 madde yazdım, hiçbirine cevap vermediler.
Mobbing dosyası hakkında hiçbir işlem yapmadılar.
Okunduğundan bile şüpheliyim, hakkıyla incelenmesi ve gereğinin yapılması şöyle dursun…
KAZANMIŞ OLDUĞUM MAKAM HAKKIMI ELİMDEN ALDILAR
Okul müdürü kalktı, Bilsem dışından bir köy okulundan arkadaşına makam sözü vermiş, ona devletin makamını hediye etti...
Diğer müdür yardımcılarını komple müdür bey kendisi seçti...
Bir müdür yardımcısı sınava dahi girmeden bir dilekçe yazıp ışık hızı ile müdür yardımcısı oldu...
SAYIN BAKANIM YILLIK BİLSEM BİLİM PLANLAMASINI YAPTIK, TÜM ÖĞRENCİLERİM SEVİNÇ İÇİNDE İDİ
Şimdi Bilsem öğrencilerim büyük bir hayal kırıklığı ve büyük bir üzüntü içinde, bilsem velisi arıyor telefonla haliyle açmak zorunda kalıyorum. Veli diyor “Hocam sessiz sedasız olan oğlum haberi aldığı andan beri hüngür hüngür ağlıyor, susturamıyorum.”
Hepsimiz büyük şoktayız.
Beni merak ettikleri için görüntülü arayarak sakinleştirmeye çalıştığım öğrencilerimin ağlamaktan gözleri şişmiş…
Bir başka öğrencimin velisi kızı için “Bilsem’e meryem öğretmenimle ders yapmak için gidiyordum. Artık bilseme gitmem.” diyormuş…
Öğrencilerimin panik halinde, hayalkırıklığına uğramış sesleri kulaklarımda çınlıyor…
ÖĞRENCİLERİMİN BİR ÇOĞU AYNI DURUMDA…
Bir bilim öğretmeninin hiçbir suçu yokken, sırf “Torpil istemiyorum. Liyakat istiyorum.” dedi diye, bir imza ile tabiri caizse yaka paça bilsemden kovmak 2023 Türkiye yüzyılında olacak iş mi?
Üstelik Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlama arifesinde…
Öğrencilerimin gönlünde nasıl onarılmaz bir yara açtığınızın, adalet anlayışlarının nasıl zedelendiğinin ve bu görmezden gelmelerinizin nasıl bir telafi edilemez sonuçlarının olduğunun farkında mısınız?
SAYIN BAKANIM, BİLSEM ÖĞRENCİLERİM SIRF TORPİL SİSTEMİ YÜZÜNDEN HÜNGÜR HÜNGÜR AĞLIYOR VE BUNUN GÜNAHI VEBALİ SİZİN BOYNUNUZA!
Çünkü Balıkesir İl Milli Eğitim Müdürlüğü komple torpile dayalı olarak ahbap çavuş ilişkileri içinde, makam kapmaca oyunu peşinde...
Kimsenin bilsem öğrencilerini düşündüğü falan yok...
Kimsenin bilsem öğrencilerinin bilimsel projelerini, ilmi ve bilimi düşündüğü falan yok...
Varsa yoksa, işleri güçleri “O makama kim gelecek, bu makama kim gelecek? Kimin arkası sağlam, kimin torpili var?” Asıl görevleri olan eğitim-öğretimi bırakmışlar, tek işleri güçleri bu olmuş durumda...
GÖREVLENDİRME YENİ MATEMATİK ÖĞRETMENİNİ BİLSEM’E GETİRMİŞLER
Sınav ile kadrolu görev yapan doktoralı bilim öğretmenini bilsemden kovdur...
Yerime daha önce bilsem deneyimi hiç olmayan görevlendirme matematik öğretmeni getirdiler bile...
Bilsem öğrencileri ne olacak? En az bir yılları daha çöp olacak!
GÖSTERMELİK TÜBİTAK PROJESİ PATLAT, BİLSEM ÇOK BAŞARILI İZLENİMİ VER, OLDU BİTTİ!
Şimdi her zaman yaptıkları ayak oyunlarından bir tanesi olan, Bilsem veli ve öğrencilerini sakinleştirir susturmak için göstermelik TÜBİTAK projeleri yaptıracaklar...
Veliler nasıl olsa bilsemdeki içerik hakkında bilgi sahibi değil, anlamaz diyorlar.
Yaptıkları TÜBİTAK projelerinin bilimselliğini ara ki bulasın, ama her ne hikmetse hepsi Türkiye birinciliği alıyor...
İltimaslı bilsem öğretmenleri TÜBİTAK projelerinden öğrenciler para ödülü alırsa, o para ödülünden pay dahi alıyorlarmış...
Pay vermezlerse de okul müdürü, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin hediye bilgisayar ödülünü engelliyormuş.
Şimdi bu durumda bilsemde bilimden, eğitimden, öğretimden söz etmek mümkün mü?
Tüm bunlara karşı çıktığım için Sayın Personel Genel Müdürlüğü bir imza atıyor.
Masa başında oturduğu koltuktan tüm bilsem öğrencilerinin matematik bilimi adına çalışmalarını çöp ediyor...
Gelip saha araştırması yapmış mı?
Gelip şahsım ile görüşmüş mü?
Bilsem öğrencileri ve bilsem velileri ile görüş mü?
Bilsem’de yıllardır görev yaptığım mesai arkadaşlarıma tek tek sormuş mu beni?
İşin aslını astarını öğrenmek için çaba sarf etmiş mi?
Kurumda huzur bırakmayan yöneticilerine dair hiçbir inceleme yapmadığı halde, her gerilimde orta yolun bulunmasında aktif olarak çaba gösteren ben mi kurumların huzurunu bozmuşum? Yanlı hazırlanan ve bu konuda itirazımı savunma yazımda belirttiğim, son derece gönülsüz ve zorla muhakkiklik yapan memurların muhakkik raporu ile oldu bitti bu iş öyle mi?
Ankara’dan oturduğu yerden at imzayı, kov bilsemden bilsem bilim öğretmenini, kazanılmış haklarını elinden al…
Zaten uyarma cezası vermişler, cezaya itirazım kurulda dahi görüşülmeden, tabiri caizse yangından mal kaçırır gibi, görevden alarak aynı sözümona suçtan iki kez, üstelik orantısız bir şekilde görevden almak suretiyle, tüm öğrencilerimi de mağdur ederek kamu yararına nasıl bir iş yapmış olunuyor? Bu kadar mı yüksek tehlike arz ediyorum?
Şahane sistem...
Kaç yıldır mobbing görüyorum, sırf liyakat istiyorum diye…
Sayın Bakanım, bilsem matematik öğrencileri kendi doktoralı uzman bilsem öğretmenlerini geri istiyor.
Öğrencilerimi ağlatmaya, onların ellerinden haksız yere hukuksuz ve adaletsiz şekilde bilimi ve bilim öğretmenlerini almaya kimsenin hakkı yok.
Eğitimci yazar ve bir köşe yazarı gazeteci olarak hakkımı, hukukumu, kalemim ile arıyorum...
Sicil dosyamı açtığınızda gördüğünüz tek şey başarı, üstün başarı ve ödül belgelerim…
Bunların tamamı bana Resmi kurumlar tarafından verilirken, çağrıldığım her göreve seve seve gidip elimden gelenin fazlasını yapmaya gayret ederken, kendimi daha fazla geliştirmeye çalışıp sayısız eğitime katılıp çeşitli eğitimleri öğretmen arkadaşlarıma verirken, üniversitede öğretim üyesi olarak görev yaparken veya sayısız projede ekip üyesi olarak yeri gelmiş kapıda gelen kişi sayısı istatistiği dahi tutturulmuşken işini aksatmadan yerine getiren ben mi kurumların huzurunu bozar hale gelivermişim, birden bire?
20 yıldır memurum, pırıl pırıl sicilim durduk yere, hay aksi tam da ne zaman bozulmaya çalışılıyor, incelenirse rahatlıkla görülecektir ki ben ne zaman yönetici olmak istemişim, o zaman…
Kafama tuğla düşmedi yani…
Bilim öğretmeniyim, torpilim yok, Balıkesir'de tüm herkesten çok ve tüm herkesten fazla liyakat sahibi bilim öğretmeniyim...
Torpilcilerden değilim, asla da olmadım...
Görevden sürülmeyi naçizane hicretim olarak görürüm ama öğrencilerime bu durumu açıklamakta zorlanıyorum.