Özellikle şu pandemi döneminde bir ekmek, bir simit almak için üç tane ekmeğe simide çıplak elle dokunan uyarıldığı zaman da tepki verip‘’Allah’a inancınız yok olsa ecelden korkmansınız. Ölüm nasıl olsa bulur’’ türü cahilane savunmaya geçen Müslümanların verebileceği zararı düşündükçe KORKUYORUM!

*

Bayram, cuma ve teravih namazlarında cemaat camide iken deprem, (1992 Erzincan depremi teravihte oldu) yangın olması durumunda insanların panik halinde ve bilinçsiz olarak dışarıya kaçmaya çalışacağını ama kapıların genelde içeri açılması nedeniyle izdiham yaşanacağını, (Çünkü normal zamanlarda bile çıkışlarda eğer kapının diğer kanadı açılmamışsa yığılmalar meydana gelmekte) Allah korusun toplu ölümlerin meydana gelebileceğini düşündükçe KORKUYORUM!

*

Binaların çatılarının onarıldıktan sonra, kırık parçaların veya fazla kiremitlerin baca diplerinde, baca üstünde muhafaza altına alınmadan bırakıldığını görünce, olası fırtınalarda düşüp aşağıda oynayan çoluk çocuğa zarar verebileceğini düşündükçe KORKUYORUM!

*

Bilhassa işlek yol kenarlarında bulunan bazı inşaatların önüne gerekli güvenlik önlemlerinin tam alınmadan bir kaç ton demirin yıkılmış olduğunu, özellikle demirlerin toplu durması için bağlanan demirlerin uçlarının eğilmeden dik bırakıldığını görünce, yoldan geçecek özürlü bir vatandaşın veya oralarda oynayan küçük çocukların demirlerin üzerine düşüp telafisi mümkün olmayacak zarar görebileceğini düşündükçe KORKUYORUM!

*

Marketlerin, beyaz eşya mağazalarının raflarında teşhir edilen kırılacak türden malzemelerin sarsıntılarda düşebileceği hesap edilerek, gerekli güvenlik önlemleri alınmadan konduğunu görüp muhtemelen orta şiddetteki bir depremde bile toptan beton zemine düşüp paramparça olacağını, hatta patlayıp can ve mal kaybına sebep olabileceğini düşündükçe KORKUYORUM!

*

Bilhassa trafiğin yoğun olduğu yollarda veya iftar saatine doğru bir taraftan araç kullanıp diğer taraftan cep telefonuyla konuşmaya çalışan araç sahiplerini görüp, her an kaza yapmaya aday olduklarını düşündükçe KORKUYORUM!

*

Açık alanlarda yapılan toplu yardımlarda top dağıtılsa bile ihtiyacı olan - olmayan vatandaşların bir değil bir kaç tane alabilmek için mücadele ettiğini, izdiham yarattığını hatta bir birinin kalbini kırdığını gördükçe olası büyük depremler sonrası dağıtılacak yardımlarda şimdiden gerekli bilinci veremezsek sıkıntıların kat kat olacağını düşündükçe KORKUYORUM!

*

Araçların yollara, bilhassa dar sokaklara rast gele park ettiğini görüp; acil durumlarda itfaiyenin, ambulansın hemen ulaşmasının gecikebileceğini ve bu nedenle can ve mal kaybının yaşanabileceğini düşündükçe KORKUYORUM!

*

Bazı Apartmanlarda, doğalgaz ana vanasının çocuklar oynar kaygısıyla söküldüğünü verdiğim sivil savunma seminerlerinde öğretmenlerden duyup; olası gaz kaçağı durumlarında nelerin yaşanabileceğini düşündükçe KORKUYORUM!

*

112 ACİL YARDIM gibi acil numaraların ihtiyaç olmadığı halde, boş yere arandığını geçmişte Çorum merkezdeki tüm okulların son sınıflarına verdiğim seminerlerde birebir öğrencilerden duyup; gerçekten ihtiyacı olanların acilen bu merkezlere ulaşmasında zaman kaybına neden olabileceğini düşündükçe KORKUYORUM!

*

Özetin özeti : Sizler de benim gibi korkuyorsanız, buyurun üzerimize düşeni yapalım. Amacımız, sorunlu değil, sorumluluğunu bilen ve eften püften tedbirsizlik nedeniyle zarar görmeyen bir neslin yetişmesine katkı sağlamaktır. Çünkü ‘dedelerin hatasını torunlar çeker. Bir neslin kaderini bir önceki nesil tayin eder.’ Hepinize KORKUSUZ GÜNLER dileğiyle...

*

Özü tanımadan, kabuktan atmayalım,

Pişmiş aşa, bilerek soğuk su katmayalım,

Dostlarımızı, menfaatimiz için satmayalım,

Hayat, kader çizgisinde gider, unutmayalım!