Haber aldım ki, şiir istemişsin benden / Ben seni bir şiire mahkûm edemem ki / Zaten bütün şiirlerimin müsebbibi sen
*
Ya hemhal ol benimle / Ya da bir yol bul kendine / Bakıyorum da geçen ömrüme / Gelecek de diyor, muhtemel nafile
*
İlk kez bakarsın ayrı / Son kez bakarsın ayrı / Ne kadar zaman geçtiyse gayrı / Çöz bakalım çözebilirsen, arada ki farkı
*
Hazırda çayın, kahven varsa / Canın sıkkın, başın da darsa / Gönlün iki kelam arzularsa / Davet et, hemen gelelim dostum / Hüznü edebiyata verelim dostum
*
Dünyada çocuklar savaş oyunu oynar / İstemez kimse düşman rolüne girmeyi / Çünkü zülüm edip de Filistin’e, Gazze’ye / Sonra kör bir kurşunla, it gibi gebermeyi
*
Bakma öyle sağa sola / Ufkun olsun yukarılarda / Daim çok çalış ve çabala / Sakın başka bir yol arama / Hedeflerine kısadan varmaya / Zaten zevki de olmaz da
*
İnsanoğlu, et ve kemikten ibaret / Yaşasa yaşasa, doksan yüz yıl nihayet / Sonunda Azrail’den gelirse resen davet / Sana da düşer, kuzu kuz mecburen icabet
*
Şiirler yazılır okunmak için / Şiirler okunur dokunmak için / Sorma, neden, nasıl, niye, niçin? / Şiir işte, gereklidir, yaşamak için
*
Gel hele gel otur şuraya / İki lafın belini kıralım azıcık / Sakın siyaset atma ortaya / Dostça sohbette bulunak / Biz küstük birbirimize / Onlar ise oturmuş diz dize / Hâlbuki hepimiz aynı gemide
*
Gel oturalım, Kızılırmak kenarına / Ihlamur altında ki, kuytu masaya / Hasbihal edelim, aşağıdan yukarıya / Yukarıdan aşağıya, sağdan sola / Alalım dünyayı avuçlarımıza / Yaşanmasın artık, hiçbir facia / Ağlamasın, anneler, babalar, nineler / Ve çocuklar ölmesin, daha doymadan dünyaya
*
Müslüman da; iman mükemmel / İbadet ise bir nebze olsun yeter / Ya günlük muamelat, küllün beter / O da Müslümana vebal olarak yeter.
*
Hem bağlıyorsun bizi kendine / Hem de sahip çıkamıyorsun bize / Ahirde teslim ediyorsun Azrail’in eline / Gülsek mi ağlasak mı bilmem / Acınacak şu garip halimize / Ağlamak ve anlamak gerek bence / Ya sizce?
*
Nice hastalar bekler iken ölümü / Refakatçiler keser Azrail’in önünü / Çöz çözebilirsen bu kör düğümü
*
Yorgunluk mu, bir bardak çayla geçer / Ya kırgınlık, bazen hızını alamaz mezara geçer
*
TAVSİYE: 50 yılın birikimi olan, muhtevasında 660 adet farklı nükteli nasihatin yer aldığı Mahirane Söylemler ve –hikâyeden şiire sızan- Susamak, Depremle Yaşamak ve Kazalar geliyorum Demez kitaplarımı mutlaka okumanızı ve evlatlarınıza okutmanızı samimi olarak tavsiye ediyorum. 536 5681141 No.lu telefondan iletişime geçerek, benden imzalı olarak temin edebilirsiniz.
*
BAŞSAĞLIĞI: 2002 yılında tanıştığım ve o günden bu günlere hep sevgisine, saygısına mazhar olduğum -duyunca kitabımı almaya gelmişti- emekli okul müdürü değerli İzzet Öncü Beyin hakkın rahmetine kavuştuğunu büyük bir üzüntüyle öğrendim. Rabbim rahmetiyle muamele eylesin, ailesine ve sevenlerine sabrı cemil diliyorum.
Kalmıyor geriye hoş bir sedadan başka bir şey // Ne kadar yaşasan yaşa sadece beyaz kefen her şey