Kahramanlık; içerek acı ölüm tasından
İleriye atılmak ve sonra dönmemektir.
110. seneyi devriyesinde, Çanakkale destanını ‘18 Mart Şehitler Günü’nü yâd ederken, diğer tarafta Çanakkale Deniz Savaşı’nı zaferle taçlandıran yüksek ve yüce Türk milletinin ruhunu hatırlıyoruz.
Çanakkale; Türk milletinin tarihi bir direnişi, asla unutulmayacak mücadele azmi ile emperyalist mihrakları alt üst ettiği yerdir. Çanakkale imanın, inancın ve milli iffetin gülleye, mermiye ve gelişmiş savaş gemilerine tavizsiz duruşudur.
Çanakkale, dönemin küresel güçlerinin başlattığı büyük bir saldırının, yüksek bir imanla def edilmesi demektir. Milli şuur ve heyecan kahramanlıkla birleşmiş ve Çanakkale’yi geçilmez, Türk milletini yenilmez yapmıştır. Çanakkale; namus ve şeref savunmasının adıdır. Çanakkale; bağımsızlık ve var olma iradesinin tartışma götürmez adımıdır.
Türk milleti topyekûn ayağa kalkmış, iffetine, istiklaline, istikbaline ve izzetine kast eden, dil uzatan, göz koyan kim varsa silip süpürmüştür.
Emperyalistlerin teknolojik ve askeri üstünlüklerine karşı, vatan ve millet sevgisi savaşın seyrini ve kaderini kökten değiştirmiştir. Bilhassa Eceabat’ta, Seddülbahir’de, Kilitbahir’de, Conkbayır’da, Anafartalar’da geleceğimizi tayin ve tescil eden kahramanlıklar, fedakârlıklar Çanakkale’yi etten bir kaleye çevirmiş ve emperyalistleri denize gömmüştür.
Türk milletinin her ferdi; Çanakkale’de yüreklerini buluşturmuş, birlikte şahadet şerbetini içmiş, beraber hücuma kalkmış, aynı safta dua etmiş, vatan için emek vermiş ve kan dökmüştür.
Çanakkale henüz bıyığı yeni terleyen 15’indeki kahramanların diyarı, sırtına 215 okkalık mermiyi alıp adeta istiklali kaldıran Seyit Ali Onbaşıdır. Derin sulara döşediği mayınlarla; batmaz, yenilmez, yıkılmaz denilen düşman gemilerini denizin dibine yollayan Tophaneli Yüzbaşı Hakkı’nın adıdır Çanakkale. Gelibolu Yarımadası’nda Ertuğrul Koyu’na çıkarma yapan binlerce sömürgeci askerin 67 neferiyle nefesini kesip sahilde rezil eden Ezineli Yahya Çavuş’un anısıdır Çanakkale.
Dönmeyi düşünmeyen, teslimi düşlemeyen, sancağı düşürmeyen 57. Alay’ın fazilet ve fedakârlık anıtıdır Çanakkale.
Çanakkale aynı zamanda milli mücadelenin ilham kaynağı, son yurdumuzun tek dişi kalmış canavarlara asla yem edilmeyeceğini ispatlandığı yerdir.
Bu zafer insanlık âleminin şahitliğinde, Türk milletinin varlığına ve yaşama hakkına el uzatan alçaklara karşı abideleşen ruhu, şeref ve milli onur savunmasının zirve halidir.
Çanakkale’yi geçilmez kılan, milletimizi yenilmez yapan ve kardeşliğimizi dağılmaz hale getiren de işte bunlardan feyzini alan birlikte yaşama ülküsü ve kararlılığıdır.
Herkes bilmelidir ki, Türk milletinin Çanakkale menkıbesi gönüllerde yaşadıkça ve bunu sahiplenen vatansever şahsiyetler bulunduğu müddetçe, geçmişte başaramayan yabancı emeller, bugün de maşaları vasıtasıyla kesinlikle hedeflerine ulaşamayacaklardır.
Millet, vatan, devlet, bayrak, dil. Türkiye, Türk Milletine mensubiyet şuuru taşıyan herkesindir. Biz kardeşiz, Türk milletiyiz, Türk vatanıyız, Türk devletiyiz.
Bu düşüncelerle “18 Mart Şehitleri Anma ve Çanakkale Deniz Zaferi”nin 110.Yıldönümünde başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, vatan ve millet uğruna hayatlarını kaybetmiş tüm şehitlerimize ve muhterem ecdadımıza Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum.
Biliniz ki; ilk siper Çanakkale, son siper Milliyetçi Hareket’tir. Konu vatansa, siyaset ikinci plandadır. Bizim sevdamız Türkiye’dir, Türk-İslam’ın parlak geleceğidir. Çünkü biz büyük Türk milletiyiz.
Dün 57. Alay şehadete hazırdı, bugün Türk milliyetçiliği…
Ruhları şad, mekânları cennet olsun.
Döne DOĞUTEKİN
Alemdağ MHP
Kadın Kolları Başkanı