Evlat!
Azim güzel, gayret güzel, maharet güzel / Bu kadar güzellikler içinde sonuç üzer / Boş ver, aldırma, sen daim işine bak / Hak yerini bulur, bir gün muhakkak
*
Saçı dökülmüş, sakalı ağarmış, beli bükülmüş / Yanağını avucuna almış, asasına tutunmuş / Ah gençliğim ah, gelsen bir kez daha geri / İhtiyarlık neler açtı başıma, versem haberi / Ama heyhat! Nafile… Giden gitti bir kere / Bulmak mı, belki de kaldı mahşere
*
Zemin samimi, zirve istatistiki / Durum böyle ise akıbet ne olabilir ki? / Cevabını maziden tecrübe ile atide görebileceğiz belki / O zamana kadar ölmezsek afetlerde tabii
*
İnsanoğlu, geleceği zaman belli gideceği an meçhul / İstesede götüremez, yanında ufacık bir çul / Zeminden zirveye hangi makamda olursan ol / Akıbet bekler, iki metre derinliğinde bir çukur / Kaç kaçabilirsen! Kaç kaçabilirsen!
*
Ne sana ne bana / Gerek yok anlatmaya / Yaşadıklarımız varya / Hepsi birer anı oldu / Şu yalan dünyada / Yaz, yazabilirsen
*
Hayat bu / Gençler dünü arar / Yaşlılar önceki günü / İkisindede maalesef yoktur / Geri getirmenin mümkünü
*
Ufku açık olan, insanın mahalli sevgisi güzel / Ama bu sevgi set olmuşsa geleceğine, üzer
*
Hayat, / Üste sel / Altta deniz / Ortada ise ben / Kurtul, bakalım / Kurtulabilirsen
*
Geçti bizden artık, bu memleket size emanet / İster kadir kıymetimizi bilin, isterseniz silin / Tecrübe kolayına kazanılmaz, gençlerim
*
Bir ömür boyu herşeyi atarken içine / Sonunda atacak bir yer bulamazsın kendine
*
İlkbaharda biter en güzel çiçekler / Ne olur sende ilkbaharda gel / Gezelim yaylaları birer birer / Toplayalım demet demet çiğdemler
*
Kimi benzetsem sana / O gece gelirsin rüyama / Sonra çekip gidersin de / Tanyeri ağarmadan daha / Ağlarım, ağlarım, ağlarım / Ne olur hep gel, beni bırakma
*
Şair demiş: Kime iyilik yaptınsa uzak dur ondan / Beklenmedik zamanda vefasızlıkla vurur alnından
*
Seçim nimet mi? / Hal sorulur, hatır sorulur / Kapalı kapılar da açık olur / Unutulan randevular sahibini bulur / Mesajların biri silinmeden diğeri gelir / Vaadler uçuşur havada, hele göstemelik adaylarda / Beş yılda bir söz hakkımız varya, nimetmiş valla / Haydin kullanmaya
*
Çoğu insanı silmek gerekmiş arşivden / Meğer yıllarca yük etmişiz kendimize, bilmeden
*
Ne kadar teşekkür etsem azdır sana / Duyarlı insan olmak zordur, bu dünya da / Çünkü kimi nalına, kimi mıhına vurur da / Zarar verir moral motivasyona
*
Ölüm nişanı düşmüşse üzerine / Sen daha oyunda oynaşta isen bana ne / Dikkat et yine, tövbe bile edemeden ansızın gidersin de
*
Bir elimiz Kâbe’de bir elimiz Roma’da / İkisini de idare ediyoruz şimdilik dünyada / Yok canım deme sakın, bak manzara ortada
TAVSİYE: 50 yılın birikimi olan, muhtevasında 660 adet farklı nükteli nasihatin yer aldığı Mahirane Söylemler ve –hikâyeden şiire sızan- Susamak, Depremle Yaşamak ve Kazalar geliyorum Demez kitaplarımı mutlaka okumanızı ve evlatlarınıza okutmanızı samimi olarak tavsiye ediyorum. 536 5681141 No’lu telefondan iletişime geçerek, benden imzalı olarak temin edebilirsiniz.