Köşe yazarlığı yapmış olduğum osmancıkhaber.com.tr internet sitesi ve gazetesinde 23.08.2023 tarihinde saat 20:13’te yayınlanan “Öğretmen maaşları branşlara göre verilmeli” köşe yazım…

Ve yine başka bir haber sitesi olan kamuajans.com tarafından da Osmancık haber sitesindeki bu köşe yazımın alıntısı yapılıp 23.08.2023 tarihinde saat 23:45’te yayına girmiştir.

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞINA BAĞLI GÖREV YAPAN BİR ÖĞRETMENE “PKK TERÖR ÖRGÜTÜ” SUÇLAMASI 

"Gorkem / 24 Ağustos 2023 09:31

Ulan haysiyetsiz ikiside 40 dk ayni sinifa ayni ogrenciye ders anlatmiyor mu? Yapilan is ayni sizin gibi topluma nifak sokmaya calisan hain orgut yandaslari her alanda hainlik yapmaya calisiyor. Pkk sempatizani serefsizler"

TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN BİR ÖĞRETMENİ, BİR GAZETECİ OLARAK BU KİŞİ HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNUYORUM VE BU YAZIMIN YETKİLİ MAKAMLARCA İHBAR KABUL EDİLMESİNİ TALEP EDİYORUM.

Milli Eğitim Bakanlığımızın, Sayın Bakanımız Prof. Dr. Yusuf TEKİN başta olmak üzere; Türkiye Cumhuriyeti’nin bir eğitim ve öğretim neferi olarak şahsıma yapılan bu ağır ve mesnetsiz suçlama ile ilgili gerekli hassasiyeti göstereceğine gönülden inanıyorum.

Aynı sebepten, Cumhuriyet Başsavcılarımıza buradan açık duyurumdur: 

Bu kişi/kişiler hakkında gerekli yasal işlemlerin başlatılması için bu köşe yazımın ihbar kabul edilmesi; Türkiye Cumhuriyeti Devlet Memuru olan tarafıma yönelik bu ağır ve mesnetsiz hakaret içerikli eylemi gerçekleştiren bu kişi/kişilerin cezalandırılması talebimi saygılarımla bildirmeyi kendime görev addediyorum.

SOSYAL MEDYA HAKARET, KÜFÜR VE SUÇ İSNAD ETME YERİ ASLA OLMAMALI 

"Köksal Hoca / 25 Ağustos 2023 14:57

Erinmeden okudum, tırı vırı, şart zurt. Sınıf öğretmeni g.tü gerçek anlamda b.klu çocuklar ile uğraşıyor, matematik öğretmeni bıraksan özel ders için okula uğramaz. Zaten okula da özel derse öğrenci toplamak için gider."

“Köksal Hoca” rumuzlu bu kişi ilkokul öğrencilerinin mahrem yerlerini kamuya açık sitelerde yazmakla nasıl bir çarpık zihniyetin ürünü olduğunu ortaya koymuştur.

Ayrıca “… özel ders için okula uğramaz. Zaten okula da özel derse öğrenci toplamak için gider.” diyerek yalan, iftira ve karalama yapmıştır.

"H.Mustafa NAR / 24 Ağustos 2023 09:27

ülkemizin geldiği eğitim seviseyesinde son durak.bu kadın eğitimci,daha da acisi doktora yapmış.ve üstelik bu kadın yazar,cehaletini herkese duyuruyor.bu kadını götürün milli eğitim bakanı yapın valla,çok ciddiyim.bu sakat berbat sistem başka türlü çökmez,10yillardir topal ördek gibi gidiyor.bu çarpık sistemi bir tek bu çarpık zihniyetli kadın çökertir.belki o zaman yeni ve modern bir eğitim sistemi inşa edilebilir.tabi bu ve bu zihniyette olan insanlarında çöken sistemin altında kalmaları şart."

Bu yorumun sahibi "bu kadın” demekle, acaba kendi aciz durumu ile neyi anlatmaya çalışmıştır?

Bu şahıs eğer öğretmen ise bir başka öğretmen hakkında kamuya ait sitelerde “bu kadın” yazmak ile öğretmenlik mesleğinin onurunu zedelemiştir…

“Gurcan / 27 Ağustos 2023 09:57

Ulan bu karının gene ateşi çıkmış yok mu sitede bekar bı bedenci resimci müzikçi sabahlara kadar flüt caldirsin”

Yine 24.08.2023 tarihinde saat 10:47’de Twitter üzerinden @ismailemre_atan adresli şahsın @kamuajans üzerinden paylaşılan aynı yazıma yaptığı yorum:

“Kafanızla oturup k…nızla düşünmeyi, d..ürünüzle bu düşünceyi dile getirmeyi bırakın.”

Yazmış olduğum köşe yazım dolayısıyla sosyal medya üzerinden, şahsıma yönelik alenen edilen bu küfür ve hakaretleri sarf eden, hakkında yorum yapamayacağım kadar seviyesiz bir üslup kullanan bu kişi/kişilerin (öğretmen olmamasını ümit etmekle birlikte, öğretmen olsun veya olmasın) haklarında Cumhuriyet Başsavcılığına hakaret ve tazminat davası açacağımı buradan siz tüm okurlarıma bildirmek istiyorum. 

Çünkü bir kadının itibarı, onur ve haysiyeti her şeyin üstündedir. Hele ki, bir devlet memuruysa… 

ELEŞTİRİ BAŞKA, HAKARET ETMEK VE SUÇ İSNAD ETMEK BAŞKA 

Eleştiri adı altında şahsıma, ünvanıma; özellikle pkk gibi, fetö gibi uluslararası egemen güçlerin oyuncağı haline gelmiş terör örgütü suçlamasıyla yalan ve iftira yoluyla suç isnad etmek en basit tabiriyle alçak ve şeref yoksunu kişilerin işidir.

YAPICI VE HAKLI ELEŞTİRİLER BAŞIM ÜSTÜNE

Adı geçen köşe yazımda da belirttiğim gibi, fikrime kim katılır, kim eleştirir bilemem… 

Ancak Anayasa’nın 26. Maddesi: “Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet Resmî makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar.” kapsamında kanaatlerimi bildirdiğim, ifadelerimde Anayasa veya Kanunların işaret ettiği çerçeve dışına çıkmama gayretinde olduğum yazılarım için…

Fikre ve düşünceye asla tahammülü olmayan kişilerce…

Özelikle “doktora” ünvanıma saldırı başlatılmış ve sanki doktora ünvanı üniversitelerce satılıyormuş gibi (ki bu da YÖK’e bağlı görev yapan üniversitelerimizi zan altında bırakmaktır); emeğimi, çabamı, gayretimi, tüm çalışmalarımı ve yaklaşık çeyrek asır süren öğrencilik hayatımı hiçe sayarak para ile almış olduğum bir diploma olduğu yönündeki suçlamalar çokça yapılmıştır...

Özellikle şahsıma, karakterime ve öğretmenlik mesleğime yönelik saçma sapan, abuk sabuk, ipe sapa gelmez türlü hakaretler edilmiştir...

Haklı ve yapıcı eleştiri yapanlara ise buradan bir kez daha teşekkür ediyorum. Önerileriniz benim için çok değerli.

BİR ÇANAKKALE GAZİSİ’NİN TORUNUYUM 

Balıkesir’de, Kuvayi Milliye şehrinde doğmuş ve büyümüş biriyim...

Aynı zamanda Gazi madalyası almış, sülalemizin iftihar kaynağı büyük dedemin bir torunu olarak; canımı bu vatan için gerektiği takdirde feda etmekten asla geri durmayacağımı buradan tüm dünyaya ilan etmekten asla çekinmiyorum...

Bir gazi torununu; vatan haini ve pkk gibi, fetö gibi uluslararası terör örgütleri ile bağdaştırmaya ve üstelik 20 yıllık tertemiz bir sicile sahip Türkiye Cumhuriyeti’nin bir öğretmenine bu suçu isnat etmeye kalkışmanın asla kabul edilir bir yanı yoktur...

Milli Eğitim Bakanlığınımızın ve Bakanımız Sayın Prof. Dr. Yusuf TEKİN’in görevdeki bir kadın öğretmene yapılan bu suçlamaya ve saldırıya asla müsamaha göstermeyeceğine gönülden inandığımı bir daha belirtmek istiyorum...

SOSYAL MEDYA; HAKARET, YALAN, KÜFÜR VE İFTİRA ÇÖPLÜĞÜ DEĞİLDİR!

Köşe yazılarım tabii ki eleştirilere açıktır.

Eleştiri adı altında şahsıma, karakterime, ünvanıma ve kadınlığıma; ayrıca öğretmenlik mesleğime kimse haddini aşarak hakaret, küfür edemez, yalan ve iftira atamaz. Hele hele terör örgütleri ile ilgili olduğumu ima dahi edecek bir suçlamada bulunamaz...

Bu kişiler hakkında yasal ve hukuki haklarımı sonuna kadar kullanacağımı bir kez daha belirtmek istiyorum.

BALIKESİR MEM’DE TORPİL İLE MAKAM KAPMACA OYUNU SON BULANA KADAR YAZACAĞIM 

Devletin Milli Eğitim Bakanlığına bağlı kurumlarında ulaşmak istediğim kariyer ve makam hakkım, kurnazlıkla ve ahbap çavuş ilişkilerine bağlı olarak çalındığı için mağdur edildiğimden; eğitimci bir yazar olarak genellikle torpil ve liyakat hakkında köşe yazıları yazıyorum. 

Bu durumun çok benzeri vakaları bizzat yaşadığını ifade eden pek çok arkadaşımdan da haberdar olduğum için yazılarımın asla şahsi meselelere hizmet ettiğini düşünmüyorum.

DEVLETİN MAKAMLARI MÜDÜR BEYLERİN BABALARININ MALI DEĞİLDİR 

Öyle;

“Seni istemiyorum.”, 

“Üniversiteye git!”, 

“Arkadaşıma söz verdim, müdür yardımcısı o olacak.”,

“Biz istemezsek kimse yönetici olamaz!”,

“Makamda gözün mü var?”,

“Dilekçelerini işleme koymayabiliriz.”,

“İsmini Vali Bey'e bildirmeyeceğim.”

Gibi sözler ve söylemler ile müdür beyler aralarında ahbap çavuş ilişkileri kurarak aslında yönetici ihtiyacı olan bilsemin ismini münhal listelere dahil etmeyip gizlemekle makam hakkımı çalmışlardır.

Çalmışlardır, diyorum; çünkü makama liyakat sahibi teşrif edemeyip haksız yere, hukuksuz ve usulsüz olarak başkasına bu makam peşkeş çekilmişse; o makam çalınmış makamdır...

Hak da para gibidir. Liyakat sahibine aittir.

Devletin makamları liyakat sahibi kişilerin hakkıdır.

Devletin makamlarını kimse kimseye söz veremez.

Devletin makamlarından “Seni istemiyorum” diyerek kimse kimseyi kovamaz. 

Bir okul müdürü, Balıkesir Valisi’nin karar ve tercih yetkisini; “İsmini Vali Bey’e göndermeyeceğim” diyerek kısıtlama cüretinde bulunamaz.

Bu cüreti kimlerden ve ne şekilde aldığı ise  yetkili makamlarca bizzat soruşturmaya tabi tutulmalıdır.

Makamdakiler sınav kazanmış liyakat sahibine “Makamda gözün mü var?” diyerek hakaret edemez.

Milli Eğitim Bakanlığına bağlı bir öğretmeni “Üniversiteye git.” diyerek aba altından okuldan kovamaz.

Hakkımı savunuyorum diye kimse şahsıma terör örgütü suçlamasında bulunamaz!

Kimse şahsıma, öğretmenliğime ve doktora ünvanıma hakaret edemez...

Sosyal medya, haddini bilmezlerin hakaret ve küfür çöplüğü olmamalı.

Fikir ve düşünce özgürlüğü adı altında kimse kimseye hakaret ve küfür edip aşalayıcı atıflarda bulunamaz…

Sahtekar damgası vurmak adına, ilçede sağlık kuruluna gönderilen ilk öğretmen ünvanına sahibim. Sırf yönetici olmak istiyor diye hiçbir öğretmene bu şekilde rencide edici keyfi uygulamalar reva görülmemeli.

Bir kez daha, makam hakkımın ve sarsılan itibarımın hassasiyetle tarafıma iadesini Sayın MEB’den talep ediyorum.

Saygılarımla.