Bir kent yaşıyor, yaşatılıyor ve içinde yaşanıyorsa insanın bağlandığı evi olur.
O’nu sever, korur, büyütür.
Bir kent yaşayanları mutlu ediyorsa güzeldir.
İnsanlar huzurlu ise güvenlidir.
Seviliyorsa yaşanır bir sığınaktır.
***
Eskişehir.
Yaşıyor, yaşatılıyor ve de içinde yaşanıyor.
Boşuna yaşanabilir en iyi kentler arasına girmemiş.
Bu yılki üniversiteli arkadaş buluşmasını Eskişehir’de yaptık.
Eskişehir’i Arkadaşımız Hüseyin Okçu eşliğinde yaşadık.
İnanılmaz eserlere imza atmışlar. Ülkem adına bir teşekkürü hakkıyla hak ediyorlar.
Yurdumuzun her köşesinden ve Avrupa’dan gelen arkadaşlarımızla bir aradaydık.
İzmir’den gelen gıpta ile bakarken, Avrupa’da gibi hissedenler oldu.
Nefes alınana, insanın huzurla yaşadığı, betonun üzerimize gelmediği, boğulmadığımız koca bir kent bulduk ve çokkk sevdik.
Kenti harika yapan şey insan odaklı çalışılmasıydı bence.
Çıkar, getirim odaklı değil geleceğe yönelik insanların mutlu yaşayacağı kent inşa etmişler.
Düşünülerek beraberce, ortak akılla harika işlere onay vermişler.
Yani kenti yaşatmışlar, yaşatıyorlar, içinde yaşanıyor. Yani yaşayan kentte yaşanıyor.
Ha bu ara B.Ş.B.B. Sayın Yılmaz Büyüerşen’in alçakgönüllü, koruması olmadan halkının arasında olması ve de halkın başkan geliyor diye etrafını sarıp sıkboğaz etmeden birlikte yaşadığı bir kenti izledik.
***
Odun Pazarı’nda Tarihin içinde yaşarken, Bilim Deney Merkezinde uzayın derinliklerine yolculuk yapabiliyorsun.
Yeşiller ve yaşam alanları dışında müzeler ve kentsel donatılar yaşanan yere hayran bırakıyor.
Sanat, kültür, doğa kucak kucağa sığınmışlar, sırt sırta verip büyümüşler.
Kurtuluş Müzesinden yol aldık.
Balmumu Müzesinden inanılmaz etkilendik.
Amaaa en çok düzenledikleri bir salonda Kurtuluş Savaşı’nın yurtdışı ve içinden derlenen doğal fotoğraf ve filimlerle anlatılmasının ardında perde açılınca ATATÜRK’Ü İlk TBMM konuşmasıyla karşımızda canlı gibi kendi sesinden dinleyince büyülendik.
Balmumumdan heykeli canlı, canlı halkına hitap ediyordu.
Başkan harika bir sanat eseri yaratmış. Bir daha Teşekkürler.
Bu kadar güzel bir kent nasıl tasarlanır ve yaşatılıra aklımız takıldı.
Önce ekip, ortak akıl ve de çözümcü projelerle var oluyor demek ki.
En büyük sıkıntı ise kaynak tabi ki,
Eee bunu da akilâne çözüm yolları ile sonuçlandırmışlar.
Amaç halka hizmet olunca çalınan kapılar sonuna kadar açılmış. İşi çözmüşler.
Mesela;
Sualtı Dünyasını Eti gurubu üstlenmiş.
Balmumu’nu Sarar,
Uzay ve Bilim Deney Merkezini de Sabancı üstlenmiş.
Yapılan ve yapılacak işler iyi niyete hizmet ettiğinden, destekleyenler de gurur duymuş olmalı.
Eskişehir anlatılmaz yaşanır. Yazdıkça yazılır.
Yaşatanlara kocaman teşekkür ederken saygı ile alkışlıyorum.
Bu başarıyı yakalayan ekibin içinde bir haritacı arkadaşımızı Hüseyin Okçu’nun olması bizim için gurur kaynağı.
Böyle güzel bir ekip kurduğu içinde Sayın Büyükerşen’i yürekten kutluyorum.
Yaptığınız ve yapacağınız bütün hizmetler için yolunuz açık olsun.
Kalın Sağlıcakla_Görmek gerek_